Page 189 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 6
P. 189
Emel Ünal
İklim rejimini düzenleyen BMİDÇS ile sözleşmenin uygulama aracı olan
yürürlükte bulunan Paris Anlaşmasında, iklim değişikliğinin insan haklarına
ilişkin etkilerine yönelik açık bir hüküm bulunmamaktadır. İklim değişikliğinin
inşa haklarından ayrı düşünülemeyeceği yapılan açıklamalarda gerekçeleriyle
birlikte ortaya konulmuştur. Paris Anlaşması da aynı anlayışla giriş bölümünde
“Taraflar, iklim değişikliğini ele almak üzere harekete geçerken insan hakları
konusundaki yükümlülüklerine saygı göstermeli, bunları desteklemeli ve dik-
kate almalıdır.” ifadelerine yer vermektedir. Bu bağlamda, devletlerin iklim
değişikliğinin etkilerine karşı uluslararası anlaşmalardan ve örfi hukuktan kay-
naklanan insan haklarına saygı gösterme ve bu hakları koruma yükümlülükleri
vardır. İnsan haklarını düzenleyen temel uluslararası metinlerden biri Avrupa
İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS)’tir. Çalışmada incelenen iklim uyuşmazlıkların-
da genellikle iklim hukukuna ilişkin literatür Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
ile ilişkilendirilmektedir.
AİHS ve ek protokollerinde doğrudan çevre hakkı veya iklim değişikliğine
ilişkin hak tanımlamasına yer verilmemesine rağmen AİHS’in denetim meka-
nizması olan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) verdiği kararlarla AİHS’te
yer alan hakları çevrenin korunması açısından yorumlayarak çevre hakkının da
bir insan hakkı olduğuna ve korunması gerektiğine ilişkin kararlar vermektedir.
AİHS’te yer alan insan haklarının bireyler tarafından tam anlamıyla ve eksik-
siz kullanımı için sağlıklı bir çevre en önemli faktördür (Engürülü Alçık, 2023:
1012). Sağlıklı bir çevrenin var olamadığı durumlarda, bireylerin bu haklarını
tam anlamıyla ve eksiksiz kullanmaları mümkün olamamaktadır (Engürülü Al-
çık, 2023: 1013).
İklim hukuku bağlamında çalışma içerisinde incelenen kararlarda özellikle,
AİHS’in yaşam hakkını düzenleyen 2’nci maddesi ile özel ve aile hayatına saygı
hakkını düzenleyen 8’inci maddesi üzerinde durulmaktadır.
İklim değişikliğinin etkilerinin insan onuruna yakışır bir yaşam sürme standart-
larını etkilemesi veya hiç yaşanılamaz bir durumun oluşmasına sebep vermesi
nedenleriyle yaşam hakkının ihlal edildiğine karar verilmektedir. Öte yandan
yine yaşam standartlarındaki düşüş, hastalık risklerinin artışı ve temiz ve sağlıklı
gıdaya ulaşımın zorlaşması nedenleriyle de özel ve aile hayatına saygı hakkının
ve yanı sıra konut hakkının da ihlal edildiğine ilişkin kararlar verilmektedir.
Yapılan açıklamalar çerçevesinde şimdi veya gelecekte sağlıklı bir çevrenin
bulunmadığı hâlde insan haklarından bahsedilemeyeceği gerçeği karşısında
yargı organları, iklim hukukuna ilişkin temel düzenleyici mekanizma olan BM
sözleşmelerinde yer alan yükümlülükleri AİHS kapsamıyla ele almaktadır. Her
iki uluslararası mekanizma iklim hukukunda beraber işletilmektedir.
188 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi