Page 184 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 6
P. 184

Uluslararası ve Ulusal Mahkeme Kararları Işığında İklim
                                            İçtihadının Gelişimi


                   İklim değişikliğine ilişkin davaları birçok kategoride ele alabiliriz. Bunlar;
                      –  İnsan hakları bağlamında ele alınan davalar,
                      –  İklim taahhütlerine uyulmamasına ilişkin davalar,
                      –  Adil geçiş kavramına ilişkin gelişen davalar,
                      –  İklim adaletinin uygulanıp uygulanmadığına yönelik davalar,
                      –  İklim göçüne ilişkin davalar (Tigre ve Barry, 2024: 4),
                      –  Yeşil yıkama/aklama (greenwashing) davaları,
                      –  Emisyon ticaret sistemine yönelik davalar,
                      –  Karbon yakalama/tutma teknolojilerine ilişkin davalar,
                      –  Environmental,  social,  and  governance  (ESG/çevresel-sosyal-yöneti-
                      şimsel-ÇSY) kriterlerine tepkilere dayalı davalar (Tigre ve Barry, 2024: 4),
                      –  İklim değişikliğine uyum faaliyetlerinin ekonomik, sosyal ve kültürel açı-
                      dan değerlendirilmesine ilişkin davalar, şeklinde sayılabilir.


                   Bu davalardaki unsurlar birlikte ele alınabildiği gibi ayrı ayrı da değerlen-
                 dirmeye tabi tutulabilmektedir. Bu çalışmada ele alınan davaları yukarıda yer
                 verilen kategorilerden sadece birine sokmak diğer inceleme alanına haksızlık
                 olarak değerlendirilebilir. Çünkü davalar da genellikle birçok unsur beraber
                 ele alınmıştır ancak çalışmada yer verilen kararlarda çoğunlukla AİHS temelin-
                 de insan hakları yönünden incelenen kararlara yer verilmektedir.
                   Belirtilen dava türlerinden bu noktada “adil geçiş” dava türü üzerinde de
                 kısa bir açıklama yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır.
                   Adil geçiş kavramı iklim değişikliğiyle mücadelede ve yeşil kalkınma süre-
                 cinde, kırılgan gruplar öncelikli olacak şekilde kimsenin geride bırakılmadığı
                 (UNDP, 2023), yeni istihdam alanlarının oluşturulduğu, ekonomik, çevresel ve
                 sosyal kazanımların en üst düzeyde tutulduğu politika ve uygulamalar şeklinde
                 tanımlanmaktadır.
                   İklim davaları genellikle “pro” (iklim ve karbonsuzlaştırma hedeflerini olum-
                 lu yönde etkileyen) ya da “anti” (iklim yanlısı yasa ve politikaları sınırlayan ya
                 da herhangi bir değişiklik olmamasını savunan) olarak kategorize edilir (Tigre
                 ve Urzola, 2023). Ancak adil geçiş davaları her iki kategoriye de tam olarak
                 uymamaktadır. Adil geçiş davalarında, daha adil ve sürdürülebilir ekonomiler
                 için iklim eyleminin adil ve kapsayıcı bir şekilde, kırılgan durumdakilere dikkat
                 edilerek gerçekleştirilmesi talep edilmektedir(Tigre ve Zenteno ve Hesselman
                 ve Urzola ve Cısterna-Gaete ve Luporini, 2023). Azaltım ve uyum politikalarının
                 yıllara sâri olarak uygulamaya geçişi ile adil geçiş uygulamalarına ilişkin daha
                 kapsamlı davalar ortaya çıkacaktır.





                                                                       Yıl 3 / Sayı 6 / Aralık 2024  183
   179   180   181   182   183   184   185   186   187   188   189