Page 210 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 3
P. 210

Türkiye’de Elektrikli ve Hibrit Araçlar İçin Acil Müdahale Yaklaşımları


            içerinde  yer  alan  kapasitörlerin  deşarj  dirençleri  üzerinden  boşaltılması  ve
            tahrik motorunun rotorunun kısa devre yapılması gibi ilave önlemler de olası
            tehlikelerin önüne geçilmesini mümkün kılmaktadır (VDA,2020).
               Elektrikli araçlarda sistem mimarisinde yer alan IT topraklama yapısı, yüksek
            gerilim kaynaklı elektrik çarpılma riskini azaltmaktadır. Bununla birlikte, batarya
            kutuplarına kısa devre yapılmasının veya batarya hücrelerine doğrudan temas
            edilmesinin, elektrik çarpmasına ve ark oluşumuna neden olacağının bilinmesi
            gerekir. Araçların sistem tasarımında sigorta yer verilmemesi durumunda ise
            yüksek gerilim tahrik bataryasının doğrudan kısa devre yaparak, deşarj olmasına
            neden olunabilir. Böyle bir durum istenmeyen sonuçların doğmasına neden
            olabilmektedir. Özellikle acil müdahale ekiplerinin, yukarıda belirtilen hususlar
            ile birlikte, elektrikli ve hibrit araçlarda yer alan turuncu kablolara, beraberinde
            yüksek gerilim tahrik batarya ve ilgili bileşenlerine ait iletken kısımlara güvenli
            bir mesafede bulunması gerekir. Genel olarak acil müdahale ekiplerine yönelik,
            araç üzerinde yer alan komponentlerde gerilim bulunmadığına dair net bir
            gösterge ya da sistem ara yüzü bulunmamaktadır. İlgili araç üreticilerinin özel
            direktifleri  doğrultusunda  yapılacak  müdahalelerde  mutlaka  önce  yüksek
            gerilim  sisteminin  manuel  olarak  devre  dışı  bırakılması  gerekmektedir.  Bu
            amaçla birçok elektrikli ve hibrit araçlarda MSD bulunmaktadır (VDA,2020).
               Elektrikli  ve  hibrit  araçların  karıştığı  kazalarda,  acil  müdahale  ekipleri,
            genellikle yüksek gerilim sistemlerinin nasıl devre dışı bırakılacağını ve yüksek
            gerilim  enerji  kablolarının  söz  konusu  araçta  hangi  güzergâhtan  geçtiğini
            bilmemesi  en  büyük  sorunu  teşkil  etmektedir.  Konvansiyonel  motorlu
            araçlarda yer alan 12 V /24 V düşük gerilim bataryasının (akü) kutup başlarının
            sökülmesi ile elektrikli sistemler devre dışı bırakılabilirken; elektrikli ve hibrit
            araçlarda yer alan yüksek gerilim tahrik batarya sistemlerinde ilgili güvenlik
            anahtarlamalarına (MSD konektörü) kimi zaman erişim zorluğu bulunmakta;
            kimi zaman yerinin tespit edilememesinden dolayı oldukça zorlu sürece maruz
            kalınmaktadır . Elektrikli ve hibrit araçlarda acil müdahale ekiplerinin ve/veya
            kazazedelerin  maruz  kalacağı  en  önemli  bir  diğer  risk  ise  elektrik  akımına
            maruz kalınması durumudur.
               Elektrikli ve hibrit araçlarda oluşabilecek diğer bir risk faktörü ise termal
            risklerdir. Araçlarda meydana gelen yüksek değerdeki kısa devre akımlarından,
            kimyasal  olarak  hücrelerde  depolanan  enerjiden,  harici  bir  yangından  veya
            tahrik  bataryalarının  diğer  sıcak  bileşenlerle  temasından  kaynaklanabilir.
            Lityum  tabanlı  bataryaların  en  verimli  olduğu,  ideal  çalışma  sıcaklığı  20  °C
            ila 40 °C arasındadır. Çoğu lityum tabanlı bataryalara ait hücreleri 60 °C’nin
            üzerindeki  sıcaklıklarda  çalıştırılmaya  veya  depolamaya  uygun  değildir.  Bu
            kapsamda yüksek gerilim tahrik bataryalarına özel ısıtma ve soğutma sistemleri
            kullanılmakta  olup,  bu  manada  kritik  öneme  sahiptir.  Kullanılan  NMC  ve




                                                                  Yıl 2 / Sayı 3 / Ocak 2023  195
   205   206   207   208   209   210   211   212   213   214   215