Page 181 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 3
P. 181
İbrahim Yenigün-Vildan Balcı-Abdullah Yenigün-Sinan Uyanık
Osmanlı Devleti’ne ait hukuki düzenlemeler incelendiğinde, suyla ilgili
karşılaşılan problemlerin çözümü veya olası oluşabilecek zararların önüne
geçilmesinde, mahalle imamlarının, esnaf kethüdalarının, vakıfların vb.
kurumların sorumlu tutulduğu görülmektedir (Akgündüz, 2009). Osmanlı
Devleti’nin olası su sorunlarını halktan kişileri de içine alarak çözme yoluna
gitmesi, takdire değer niteliktedir. Uygulanan bu entegre yapı, günümüz su
sorunlarının çözüme kavuşturulmasında farklı bir bakış açısı sunmakla birlikte,
sorumluluk bilinci yüksek tüketici bireylerin topluma kazandırılmasında örnek
bir rol model teşkil etmektedir.
Osmanlı Mimarisinde Suyun Önemi
Yaşadığı çağda inanç esaslı farklı dünya görüşünü benimseyen Osmanlı
Devleti, dönemin imkânsızlıklarına rağmen eşsiz özelliklerde kendisine bugün
bile hayran bırakacak düzen ve ahenkte mimari yapılar gerçekleştirmiştir.
Günümüze kadar ulaşan bu eserlerden özellikle su ile ilgili olanları “su
medeniyeti” olarak anılmasında etkili olmuştur (Urfalıoğlu, 2015). Bilhassa hayır
amaçlı sebil ve çeşme yaptırmak isteyen hayır sahipleri ve devletin su teminine
verdiği önem dolayısıyla ortaya ince bir anlayış ile işlenen mimari yapılar
çıkmıştır. İhtiyaca göre gerçekleştirilen sebiller, sarnıçlar, çeşmeler, kuyular,
hamamlar, su dolapları, kemerler, bentler vb. pek çok mimari yapı, edebiyattan
şiire kadar sanatın her dalına konu olmuş ve “su kültürünün” doğmasına
etki etmiştir (Canan, 2000). Osmanlı Devleti su kültüründeki önemli adımları
İstanbul’un fethi ile gerçekleştirmiştir. Fetih sonrası yürütülen imar faaliyetleri
hız kazanmış İstanbul’a görsel ve kültürel zenginlik katmıştır. Her köşe başında
yapılan çeşmeler, ikram amaçlı yokuş sonlarında bulundurulan sebiller, su
kemerleri ile edebiyata konu olan inci gerdanlık betimlemeleri bu kültürün
bir parçası olarak ortaya çıkmıştır (Urfalıoğlu, 2015). Şekil 3’ te gösterilen III.
Ahmet çeşmesi ve sebili görsel zenginliği ile su kültürünün günümüze ulaşan
en önemli örneklerinden sadece biridir.
Şekil 3. III. Ahmet Çeşmesi ve Çeşmenin Köşe Sebili (Eyice, 1989)
166 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi