Page 182 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 3
P. 182

Çevre Tarihi Perspektifinden Sürdürülebilir Su Yönetiminde
                                  Örnek Medeniyet: Osmanlı Devleti

               Eşine az rastlanır güzellikteki Osmanlı mimari eserleri, dönemin teknolojik
            yetersizlikleri göz önünde bulundurulduğunda günümüze kadar dayanıklılığı
            ile ulaşması İslam metafiziğinin bir tezahürüdür. Bu bağlamda yapılan bendler,
            maksemler, barajlar, pompa binası, çeşme, ayaklı su deposu vb. pek çok yapı
            bugüne  kadar  ilk  günkü  hallerine  yakın  şekilde  ulaşabilmiştir.  Şekil  4’  e  ait
            görselde paylaşılan 18 yy. yapımı Topuzlu Bendi günümüzde hala kalıcılığını
            koruyan örnek eserlerden bir diğeridir.






















                             Şekil 4. İstanbul Topuzlu Bendi (Cangül, 2020)
               Bahsi geçen Topuzlu Bendi varlığı ile bugüne mesaj niteliğinde pek çok
            farklılıkları  da  aktarmaktadır.  Estetik  bir  kaygı  taşıyan  bu  mimari  yapının
            renklerinin, dokusunun ve işlevinin doğa ile uyumlu olması, günümüz ekonomik
            kaygıların gözetildiği, sadece görevini yerine getirebilecek sadelikte yapılan
            mimari anlayışına ilham kaynağı olmaktadır.  Bu duruma bir diğer örnek olarak
            da su terazileri gösterilebilir. Bir pompa anlayışı ile çalışan bu sistemlerde dahi
            Osmanlı Devleti aynı estetik hassasiyeti gözetmiştir (Borat, 2000).
               Su kültürünün bir parçası olan mimarideki tüm çalışmalar özellikle Kanuni
            Sultan  Süleyman  Dönemi  ile  birlikte  zirve  noktasına  ulaştırılmıştır.  Suyun
            teminine  azami  derecede  özen  gösteren  dönemin  padişahı  Kanuni  Sultan
            Süleyman, genellikle nehir, kuyu veya yeraltı su kaynaklarının kullanımı ile şehre
            suyu ulaştırmıştır. Bu sebeple su sağlığına gereken ehemmiyetin gösterilmesi
            için  nehirlere  küçük  bendler  inşa  ettirerek,  akan  suyun  debisini  stabil  hale
            getirmiş ve kirlilik oluşumunun önüne geçilmesi sağlanmıştır. Bir başka kirlilik
            oluşumunu önlemek amaçlı uygulanan yöntemde, suyun dibindeki çamur, taş
            vs. yapıların yüzeye çıkmasının engellenmesi için savaklanan kısım daraltılmış
            ve bendlerin yan kısımlarına bugünkü ifade ile ızgaralar yerleştirilmiştir. Kirlilik
            yükünden arındırılan bu suların şehre ulaştırılması için çeşitli bölgelere büyük




                                                                  Yıl 2 / Sayı 3 / Ocak 2023  167
   177   178   179   180   181   182   183   184   185   186   187