Page 179 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 3
P. 179

İbrahim Yenigün-Vildan Balcı-Abdullah Yenigün-Sinan Uyanık


            alınmıştır. Yapılan idari düzenlemeler ile artan yangınların söndürülmesi için
            yeni teşkilat yapıları kurulmuştur (Özgür ve Azaklı, 2001). Kurulan bu teşkilat
            yapılarında etkin bir rol üstlenen görevli kişiler Şekil 2’ de de görüldüğü üzere
            “tulumbacılar” olmuştur.




























                                  Şekil 2. Tulumbacılar (Öztürk, 2007)
               Tulumbacılar  devletin  ilk  dönemlerinde  yangın  söndürmek  için  kullanılan
            aletleri ile birlikte bedestende bekler ve halktan gönüllü olarak katılacak kişileri
            de toplayarak yangına müdahalede bulunmak için birlikte hareket ederlerdi.
            Fakat uygulanan bu yöntemin karışıklığa sebep olması dolayısıyla, Yavuz Sultan
            Selim Han zamanında yangın söndürme işi Yeniçeri Ocağı’na devredilmiştir.
            Özellikle İstanbul’da bulunan ahşap evlerde çıkan yangınlarda önemli görevler
            üstlenen Yeniçeri Ocağı’nın yangın anında müdahale için kullanacakları aletler,
            Şehremini tarafından yeniçeri ağasına verilir, buradan da yangını söndürmeye
            gidecek kişilere dağıtılırdı (Öztürk, 2007). Yangın anında kullanılan sular, açılan
            kuyular ve yağmur sularının biriktirilmesi ile oluşan sarnıçlardan karşılanmıştır.
            Zamanla  nüfusun  çoğalması  ve  artan  yangınlar  dolayısıyla,  her  mahalle
            arasında  bir  tulumba  bulundurularak  yangınlara  müdahale  hızlandırılmıştır
            (Öztürk, 2007, Çelik, 2012). Kurulan bu teşkilatlanmaların gelişim göstermesi
            yangın  anında  müdahaleyi  kolaylaştırsa  da,  tamamıyla  bu  sorunun  önüne
            geçilememiştir. Bu bağlamda Türkiye’de 2021 yılı temmuz ayında Antalya’nın
            Manavgat  ilçesinde  başlayan  ve  kısa  sürede  birçok  şehre  yayılan  orman
            yangınlarında yaşanan trajik olaylar, konunun bugün de önemini koruduğunu
            ve tamamıyla çözüme ulaştırılamadığının bir göstergesidir.




            164 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi
   174   175   176   177   178   179   180   181   182   183   184