Page 26 - Çevre, Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 1
P. 26

İklim Değişikliği ve Türkiye


            mahsullerinin yetiştirildiği bir alan haline gelmiş olacaktır. Böyle bir projenin
            en  önemli  faydalarından  bir  tanesi  de  suyun  götürüldüğü  yerlerde  küresel
            ısınma ve iklim değişikliği etkisinin en aza indirilmesidir.
               Bugünkü koşullar, su kaynaklarının sistematik bir biçimde önceden belirlenen
            planlar  aracılığı  ile  koruma  ve  geliştirme  altına  alınmasını  gerektirmektedir.
            Her  türlü  enerji,  sanayi,  tarım,  ulaştırma,  yapı,  atık  faaliyetlerinde  mümkün
            olduğu kadar az kömür, petrol, mazot vb. fosil kaynakların kullanılması ve daha
            çok  hidroelektrik,  güneş,  rüzgâr,  jeotermal,  nükleer  vb.  yenilenebilir  enerji
            kaynaklarından  faydalanılması  iklim  değişikliği  tesirlerinin  azaltılması  veya
            uyumu açısından vazgeçilmezdir.
               Şartların  çeşitli  biçimlerdeki  kombinasyonlarına  dair  genel  bir  açıklama
            olarak sanayide, yerleşim bölgelerinde ve hayata dair tüm sektörlerde iklim
            değişikliği ile mücadelede başlıca şu noktalara dikkat edilmelidir.
                 1.  İklim değişikliğine maruz kalabilecek yerler koruma altına alınmalıdır.
                 2.  Belli  coğrafî  bölgelerin  korunması  bakımından  kıyı  ve  nehir
                     bölgelerinde sel ve taşkınlara karşı önlem alınmalıdır.
                 3.  Nüfusun  belirlenecek  bir  eşik  değerin  üstünde  olduğu  yerleşim
                     alanlarına  yönelik  iklim  değişikliği  etkilerine  karşı  özel  bir  koruma
                     planı geliştirilmelidir.
                 4.  İklim şartlarına duyarlı olan turizm, finansman, tarım ve sanayi gibi
                     belli  ekonomik  sektörlere,  iklim  değişikliğine  karşı  sektöre  özgü
                     koruma planları geliştirilmelidir.
               Bütün  bu  tedbirlerin  alınmasında,  hem  sistemler  arasındaki  (sel,  taşkın,
            kuraklık ve sağlık gibi) hem de yöreler arasındaki doğrudan ve/veya dolaylı
            bağlantılar dikkate alınmalıdır.
               Yerleşim, enerji ve sanayi alanlarındaki alt yapı çalışmalarında uygulanmak
            üzere  IPCC  raporlarının  büyük  ölçüde  sosyal  yerleşimlere  ayrılmış
            bölümlerinden de istifade edilmelidir.

               İklim Değişikliği ve Sektörler

               Dünya liderleri 1972 yılında Stockholm’de, 1992 yılında Rio de Janeiro ve
            2002  yılında  Johannesburg’da  toplanarak  iklim  değişikliği  tesirleri  üzerinde
            bir  mutabakata  varmışlardır.  Buna  göre  insanların  uzun  vadeli  ihtiyaçlarının
            karşılanmasında  su  dâhil  bütün  kaynakların  daha  yoğun  ve  daha  akıllıca
            yönetilmesi gerekmektedir.
               Su  ve  enerji  politikalarının  odağındaki  hidroelektrik  enerji  sektörü  çoğu
            zaman sürdürülebilirlik tartışmalarının merkezinde yer almıştır. Dünya Büyük
            Barajlar  Komisyonu  (1998-2000)  büyük  HES’lerin  yerine,  küçük  HES’lerin



                                                                   Yıl 1 / Sayı 1 / Ocak 2022  11
   21   22   23   24   25   26   27   28   29   30   31