Page 31 - Çevre, Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 1
P. 31
Zekâi Şen
etkileyebilir. İklim değişikliği ve değişkenliği büyük akifer sistemlerinin yeniden
beslenme oranlarını önemli ölçüde değiştirebilir ve böylece bölgedeki
sürdürülebilir yeraltı suyu temini de yüksek bir oranda değişebilir. Sığ akiferler
için hava sıcaklığı yeraltı suyu seviyeleri üzerinde yağıştan daha fazla etkiye
sahiptir.
İklim Değişikliğine Karşı Uyum
Su kaynakları yöneticilerinin iklim değişikliğinin etkilerini gelecek 10-100
yıl içinde dikkate alması ile su kaynaklarının yönetimi daha sağlıklı olarak
yapılabilir.
İnsanlar sosyal durumlarını daima iklim kontrollü su varlığı ve talebinin
değişen şartlarına büyük ölçüde uyarlamışlardır. Buna en güzel ve canlı
misâli İstanbul'un Roma zamanından beri süregelen su sıkıntısının çözülmesi
için eski devirlerden günümüze kadar yapılan yeraltı sarnıçları, su taşıma
kemerleri (akidükler), Osmanlı zamanında bentler, çeşmeler, Durusu (Terkos)
ve Elmalı barajları ile Cumhuriyet döneminde yeraltı suyu kuyuları, ilave
barajlar ve bugün için gündemde olan uzaklardan boru ile su taşıması, atık
su arıtması ve en sonunda da tuzlu suyun (Karadeniz'den) arıtılması imkânları
gösterilebilir. Bu konularda yerel yönetimler ve hükümetlerin bütün birimleri
ve aynı zamanda özel sektör ve paydaşların su yönetimi ile düzenli olarak iklim
değişikliği etkilerini de işin içine katarak ilgilenmeye devam etmeleri gerekir.
Bu bakımdan su yönetimi deyince sihirli değnek olarak sadece bilimsel
yöntemlerden çözüm üreterek sorunların üstesinden gelmek beklenmemelidir
çünkü su kullanımı sosyal, ekonomik ve kültürel yönleri de içermektedir.
Su yönetimi gelecekteki iklim değişikliği etkilerini de göz önünde tutarak
mevcut su kaynaklarının düzenlenmesi, kontrolü, tahsisi, dağıtımı ile sulama ve
enerji soğutması gibi akarsu çıkışlı kullanımlarda verimli kullanım için sorumlu
ve görevli olmayı gerektirir. Taşkınların sadece kontrolü değil öncelikli olarak
öngörülerinin de iklim değişikliği ilkeleri ile yapılması tavsiye edilir.
Su kaynakları birçok bölgede iklim değişikliğine ilişkin olarak en yüksek
önceliğe sahip sorunlardan birisi haline gelmektedir. Su arz ve taleplerinin
gelecek iklim değişikliği etkileri göz önünde tutularak dengeli bir şekilde
yürütülmesine çalışılmalıdır.
Su kaynakları sektöründe iklim değişikliğini ele almaya yönelik olarak su
havzalarını koruma ve aşırı etkinlik ve afetlere karşı hazır olma tavsiye edilerek
uyum seçeneklerinin birçoğu iklim değişikliği ile başa çıkma stratejilerine
dayandırılmalıdır. Barajlar, bentler ve drenaj kanalları gibi mühendislik
16 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi