Page 18 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 6
P. 18

Türkiye’de Bütünleşik Kıyı Alanları Yönetim ve Planlaması ile Deniz Mekânsal Planlama İlişkisi



                 çeveyi oluşturmuştur. 1990’lar ve 2000’ler boyunca Türkiye, kıyı alanlarını daha
                 etkin ve sürdürülebilir bir şekilde yönetmek için çeşitli politikalar geliştirilmiş,
                 yasal düzenlemeler gerçekleştirilmiştir. 3621 sayılı Kıyı Kanunu, kıyı alanlarının
                 kullanımına dair önemli bir düzenleme olmuştur. Bu kanunla, kıyıların herkesin
                 yararlanabileceği “kamu malı” olduğu vurgulanmış ve bu alanların korunması
                 amaçlanmıştır. 2000’lerde, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik süreci ve çevre
                 ile ilgili uluslararası anlaşmalara katılımı, BKAYP konusunda daha fazla ilerleme
                 kaydetmesini sağlamıştır. Avrupa Birliği müktesebatının gereklilikleri ve ulusla-
                 rarası çevre politikaları, Türkiye’nin kıyı alanları yönetimini daha bütünleşik bir
                 yaklaşımla ele almasını teşvik etmiştir. Bu noktada 1 Numaralı Cumhurbaşkan-
                 lığı Kararnamesinden önce 2011 yılında çıkarılan 644 sayılı Çevre ve Şehircilik
                 Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile
                 bütünleşik kıyı alanları yönetimi ve planlaması çalışmaları Mekansal Planlama
                 Genel Müdürlüğüne verilmiştir. Bu husus Kıyı Kanunu kapsamında doğrudan
                 atıf olmadan yürütülen çalışmaların yasal dayanağa kavuşması anlamında bir
                 mihenk taşıdır. Ardından 2014 yılında yürürlüğe giren Mekansal Planlar Yapım
                 Yönetmeliği (MPYY) ile kavramın tanımı yapılarak plana dair esaslara yer veril-
                 miştir. Yönetmelikte bütünleşik kıyı alanları planı şöyle tanımlanmıştır:
                   “Kıyıları, etkileşim alanı ile birlikte tüm sektörel faaliyet ve planları, sosyal ve
                 ekonomik konuları da içerecek şekilde bütünleşik bir yaklaşımla ele alan; kıyı
                 alanlarındaki fonksiyon ve faaliyetler ile kıyı alanlarına yönelik hedefler arasın-
                 daki uyumu sağlayan; sürdürülebilir gelişme ilkesi doğrultusunda kıyı ekosis-
                 teminin korunmasını ve doğal kaynakların kullanımını gözeten; ulaşım türleri
                 ile ilgili kıyıda yapılması gerekli altyapı tesislerini içeren; koruma ve kullanma
                 dengesini sağlayacak biçimde mekânsal hedef, strateji ve eylem önerilerini ve
                 yönetim planını kapsayan, 1/25.000 veya 1/50.000 ölçekte şematik ve grafik
                 planlama diline uygun, plan paftası ve planlama raporu ile bütün olarak strate-
                 jik planlama yaklaşımı çerçevesinde ilgili kurum ve kuruluşlar ile işbirliği içinde
                 hazırlanan planı…”
                   2007 yılından itibaren hazırlanmaya başlanan Bütünleşik Kıyı Alanları Plan-
                 lama  çalışmalarında  gelinen  nokta  itibariyle  çeşitli  değişiklikler  yapılmıştır.
                 Bunlardan en önemlisi ilk başlarda Strateji Belgesi olarak hazırlanan planların
                 stratejik mekansal planlama yaklaşımı ile ele alınarak seçmeci, esnek, kapsayıcı
                 ve katılımcı bir boyut kazanmış olmasıdır. Üç farklı nesil planın ortaya çıktığı
                 bu süreçte planlamanın farklı boyutları katılarak süreç zenginleştirilmiştir. Tab-
                 lo 1’de Bütünleşik Kıyı Alanları Planlama çalışmaları, hazırlanma dönemleri ile
                 planı oluşturan yaklaşımları verilmiş olup söz konusu planların gelişim süreçleri
                 ortaya konmuştur.








                                                                       Yıl 3 / Sayı 6 / Aralık 2024  17
   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23