Page 63 - Çevre Şehir İklim - Sayı 2
P. 63

Hayriye Eşbah Tunçay

               2. Meydanlar ve Caddeler


               Kent meydanları bir şehrin simgeleri olarak hem sosyal hem de ekonomik
            anlamda  önemli  öğelerdir.  Yerleşimin  bir  noktada  sosyo-politik  kalbi  olması
            sebebiyle belirli zamanlarda olağanüstü sayıdaki insan gruplarını barındırmaları
            gerekir.  Yoğun  insan,  araç  ve  ticaret  trafiğine  hizmet  etmek  durumunda
            olan  meydanların  geçmişten  günümüze  gelen  mimari  duruşlarında  Avrupa
            şehirlerinde  rastlanılan  yapılar  tarafından  çevrili,  çok  tanımlı  sert  yüzeylerin
            ağırlıklı olarak yer aldığı bir duruş görülebilir. Meydanın içerisinde bitkiler genel
            fonksiyonları ile yer yer gölge sağlamak için kullanılırken, su tamamen estetik
            kaygı ile konulmuş, sesi ve görüntüsünden fayda sağlanmak üzere bu sahnede
            yer alır. Ancak ülkemizdeki meydanlarımızda artık daha farklı bir tutumun takip
            edilmesi gerekmektedir. Özellikle de iklim değişimi ile beraber bu sert alanların
            tam bir yansıma yüzeyi olarak çalışması nedeniyle kentsel ısı adası etkisini daha
            da  üst  boyutlara  çekmeleri  mümkündür.  Ayrıca  şehirlerin  her  zamankinden
            daha çok karbon tutacak mekanizmalara ihtiyacı vardır. Giderek artan düzensiz
            yağışlar meydanları su basar durumda, konforsuz kentsel açık alanlar yaparken,
            diğer taraftan kurak ve sıcak günlerde aşırı ısınma nedeniyle yine günlük işleyiş
            açısından kullanıcılarına konforlu bir ortam sunamamaktadır. Bu sebeplerden
            meydanlarımızın artık gölge ve iklim konforu bazlı ele alınması gerekmektedir.
            Bu kapsamda kentsel saçaklar ve pergoleler yapısal çözümler olarak karşımıza
            çıkarken, çok daha fazla bitkisel materyal ile meydanların donatılması bir diğer
            önemli  mikroklima  yaratacak  ve  karbonu  da  daha  etkin  tutacak  mekanizma
            olabilir. Unutulmamalıdır ki ağaçlar asfalt bir otopark yüzeyinin ısısını 2.2 derece,
            bu otoparkta bekleyen araçların ısısını ise 8.3 dereceye kadar düşürür; tek bir
            ağaç bir yılda 21.77 kilogram karbondioksiti emer ve 40 yaşına geldiğinde 1 ton
            karbondioksiti tutacak kapasiteye ulaşır.
               Meydanlar  içerdikleri  yoğun  insan  sirkülasyonu  itibari  ile  yapısal  peyzaj
            unsurlarının ağırlıklı olduğu alanlardır (Şekil 3). Yapısal peyzaj ağırlıklı alanlarda
            yüzey akışına geçen su miktarı daha fazladır. Özellikle de birleşik kanalizasyon
            sistemi  olan  şehirlerde  yağışlı  dönemlerde  gri  altyapı  bu  suyu  taşımaya
            yetmediği için oluşan kirlilik halk sağlığını tehdit etmektedir. Dolayısı ile taşan
            kirli suları toplayıp filtreleyebilecek doğa tabanlı çözümlerin meydanlarımızla
            beraber tasarlanması gerekmektedir.
               Bu nedenle kentlerin çok önemli büyüklükte alanlarını kaplayan böylesine
            geçirimsiz  meydanların,  cadde  ve  sokaklarında  yüzey  akışına  geçen  suları
            toplamak ve yakınlarındaki yeşil alanların sulamasında kullanmak veya bir su
            yüzeyi  oluşturularak  rekreatif  olarak  kullanmak  mümkündür.  Bu  sadece  gri
            altyapıya destek olmayacak aynı zamanda kentin ortasında mevsimsel olarak
            bir cazibeye dönüşecektir. Ayrıca şehirlerde yaşam alanı bulamayan pek çok
            canlının  da  faydalandığı  bir  zenginliğe  dönüşecektir.  Bunun  sosyal  sisteme
            yansıması pozitif olacaktır (Şekil 4).


            49  Çevre, Şehir ve İklim Dergisi
   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67   68