Page 201 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Özel Sayı
P. 201
Bilgi Sarıhan - Ramazan Acar Çakır - Aydın Uzun
vurgulanmıştır. Bu kapsamda, bitki seçim kriterlerine, bitki ekim/dikim
faaliyetlerinde başarıyı artıran hususlara ve bazı bitkilerin adaptasyon ile
tespit çalışmalarına yer verilmiştir. 3) Sonuç kısmında ise iki bölümün genel bir
değerlendirmesi yapılarak önerilerde bulunulmuştur
2. Kurak ve Yarı Kurak Alanlarda Başlıca Sorunlar
2.1. Çölleşme Hassasiyeti
Çölleşme; kurak, yarı kurak, yarı nemli alanlarda iklim değişimleri etkilerinin
yanısıra insan faaliyetlerinden de kaynaklanan arazi tahribatı sonucu ortaya
çıkmaktadır. Çölleşme, arazi bozulumu etkenleri (insan faaliyetleri, kuraklık,
toprak erozyonu ve çoraklaşma gibi) sonucunda dünya üzerinde yaklaşık 1,2
milyar insanın yaşam koşullarını doğrudan ya da dolaylı olarak etkilemektedir
(IPCC, 2013). Çölleşme; kuraklık, toprak erozyonu, çoraklaşma ile insan etkileri,
küresel ısınma ve iklim değişikliği arasında birbirlerini etkileyen reaksiyon
zinciri olarak gelişmektedir (Karagöz vd., 2015).
Kuraklığın her geçen gün daha yakından hissedildiği ülkemizin kurak ve yarı
kurak bölgelerinde, yetişme evresi boyunca yağış eksikliği bitki yetişmesinin
önünde büyük bir engeldir. Yıllık toplam yağışın, uzun yıllar yağışlarına kıyasla
miktar olarak normallere yakın olsa da, iklim değişikliği ile birlikte vejetasyon
mevsiminde yağışların ani ve şiddetli olması yağmur suyunun toprağa girmesini
engelleyerek yüzeysel akışa neden olmaktadır. Yağmur suyunun toprakta
depolanamaması, artan sıcaklık ve kuru esen rüzgârla birlikte evaporasyon
(buharlaşma) oranının artması, bu alanların toprak nem noksanlığına uğrayarak
bitkilerin yaşamsal faaliyetleri için gereken miktarda suya ulaşma olanaklarını
oldukça düşürmektedir.
Meteorolojik kuraklığın ve akabinde tarımsal kuraklığın yaşandığı
günümüzde, diğer taraftan yerleşim yeri, gıda ve yem kaynaklarına duyulan
ihtiyaçların aşırı şekilde artması bazı olumsuz sebep ve sonuçları beraberinde
getirmektedir. Yanlış arazi kullanımı, yanlış tarım uygulamaları (kimyasallar, toplu
nadasa bırakma, tek düze ürün yetiştiriciliği, vahşi sulama, rüzgâr sezonunda
uzun soluklu ekim sürüşleri, anız yakma, tarla kenarı çalı temizliği, su sondajları
vb.) su kaynaklarının azalmasına ve tarım alanlarının çoraklaşmasına neden
olmaktadır. Büyük çoğunluğu kurak ve yarı kurak alanlarda bulunan mera
alanlarında aşırı otlatma, zamansız ve plansız otlatma, ıslah çalışmalarında
uygun bitki türlerinin kullanılmaması, açmacılık ve mera alanlarının amaç dışı
kullanılması gibi birçok bilinçsizce yapılan davranışlar da kurak ve yarı kurak
alanlardaki sorunları tehlikeli boyutlara getirmektedir. Özellikle İç Anadolu
200 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi