Page 37 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 6
P. 37
Koray Özcan - Emine Tanrıverdi
Burgess, 2000: 9-24; Burton, 2000: 1969-2001; Marker, 2005: 19-23; Neuman,
2005: 11-26, Rose, 2019; Gehl, 2020). Bu yönüyle, “kompakt kent” veya “eko-
lojik/yeşil kent” gibi sürdürülebilir kent modellerinin ortalama 10.000-30.000
nüfuslu kendine yeterli üniteler olarak öngörülmesi, kentlerin demografik opti-
mizasyonuna yönelik çaba olarak görülmelidir (Campbell 1996: 296-312; Low ve
diğ., 2005; Brett-Crowther 2011: 737-749).
Benzer biçimde, hizmet erişim olanaklarını önceleyen yürünebilir kent, ya-
vaş kent, 15 dakikalık kent gibi kavramsallaştırma çabaları da kentlerin “ken-
dine yeterli” ve “erişilebilir” sosyo-mekânsal üniteler olarak örgütlenerek op-
timize edilmesi gerekliliğine işaret sayılabilir (Balsas, 2019; Middleton, 2022;
Moreno, 2021: 93-111).
Son olarak, güncel araştırmalarda kentlerin kendine yeterli ünite/mahalle dü-
zeyinde sosyo-mekânsal üniteler olarak örgütlenmesinin beklenmedik olumsuz
koşullara uyum ve direnç sağlanmasında etkili bir yöntem olarak değerlendiril-
mesi -özellikle pandemi ve afetler gibi- beklenmedik olumsuz etkilerin azaltılma-
sına yönelik dirençli kent tartışmalarına optimizasyon göstergeleri boyutuyla katkı
sunabileceği düşünülmektedir (Corburn, 2013, Pfeiffer ve Cloutier, 2016: 267-279;
Hamilton vd., 2021: 599-679; Hailey vd., 2021: 1-6; Fernandez vd., 2023: 179-182).
Bu açıklamalardan aglomerasyon sürecinin her aşamasında kentlerin optimi-
zasyonuna yönelik arayışların -farklı dönemsel koşul ve gerekçeler kapsamında-
var olmasıyla birlikte, bu arayışların ideal toplum düzeni kurma çabaları eşliğinde
sosyal dayanışma ve birlik fikri esas olmak üzere “nüfus-hizmet-mekân denge-
sinin kurulmasının” öncelendiği anlaşılmaktadır. Başlangıçta salt fayda-maliyet
dengesini esas alan optimum kent büyüklüğü tartışmalarının süreç içinde kent-
lerin mekânsal, işlevsel ve demografik niteliklerine göre değişebileceği açıktır.
Bu süreçte doğa ile barışık sürdürülebilir kentleşme stratejileri kapsamında de-
mografik ve mekânsal kapasite sınırlamaları ile hizmet sunum verimliliği arasın-
daki denge, kentlerin optimizasyonu için temel ölçüt olarak görülmelidir.
3. Hukuksal-Yasal Çerçeve
Hukuksal-yasal çerçevede mevzuat içeriklerindeki kent kavramına yönelik ta-
nımlama ve ölçütlerin sorgulanmasının, Türkiye kentleri için optimizasyon öneri-
lerinin geliştirilebilmesi bakımından önemli ve gerekli olduğu düşünülmektedir.
Bu açıdan bakılırsa mevzuat içeriklerinde nüfus büyüklüğü, idari sınırlar/sta-
tüler, hizmet sunum kapasitesi olmak üzere farklı kavramsal tanımlamalar ve
ölçütlerin sorgulanmasının yerinde olacaktır. Köy Kanununda 20.000 ve üzeri
1
nüfusun kent ölçütü/demografik, İmar Kanununda 10.000 ve üzeri nüfusun imar
2
1 Köy Kanunu (1924). T.C. Resmî Gazete (68, 18.03.1924).
2 İmar Kanunu (1985). T.C. Resmî Gazete (18749, 03.05.1985).
36 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi