Page 230 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 4
P. 230
Afete Hazırlık Kapsamında İstanbul’da Kentsel Dönüşüm Uygulamaları
Yahya Kemal Dönüşüm Projesi örneğinden de anlaşıldığı üzere Kanunun 6/A
maddesinin uygulanması; resen işlem yapılabilmesi sebebiyle hak sahiplerinin
uzlaşma sürecinde yaşanabilecek olumsuzlukların ve gecikmelerin önüne
geçilmesini, diğer süreçlerin hızlandırılmasını ve aksamaya yer verilmeden
daha kısa süre içerisinde hak sahiplerinin sağlıklı, güvenli yeni konutlarına
kavuşmasını sağlamaktadır.
5. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME
Geçmişten günümüze Türkiye’de büyük afetler meydana gelmiş özellikle
meydana gelen depremler ülke genelinde büyük can ve mal kayıplarına sebep
olmuştur. Afetler sonucunda maddi manevi kayıpları önlemek ve afetlere hazır
hale gelmek adına yaşanan afetler sonrasında yeni yasal düzenlemeler ortaya
konulmuştur. Bu yasal düzenlemelerden sonuncusu Van depremi sonrasında
sağlam ve güvenli barınma alanlarının oluşturulması, can ve mal güvenliğini
sağlamak adına, 2012 yılında yürürlüğe giren 6306 sayılı Kanun olmuştur.
Kanun ile kentlerin afetlere hazır hale gelmesi, mevcut yapı stoku arasında
risk teşkil eden yerleşme alanlarının dönüşümünün sağlanması hedeflenmiş,
afet riski altında kalan riskli yapı, riskli alan veya rezerv yapı alanlarında ülke
genelinde birçok uygulama gerçekleştirilmektedir.
Olası bir depremde maddi manevi her türlü zararın asgari düzeye indirilmesi
tüm paydaşlara önemli sorumluluklar yüklemektedir. Depremin neden olduğu
ağır insani kayıpların değerinin hiçbir mali değerle kıyaslanamayacağı oldukça
açıktır. Bununla birlikte depremin ülke ekonomisine kısa vadede getirdiği ve uzun
vadede getireceği zararların da göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Son olarak
Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız Maraş depremleri ele alındığında depremlerin
ekonomiye maliyetinin Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın 2023
Kahramanmaraş ve Hatay Depremleri Raporu’na (2023:8) göre 103.6 milyar dolar
olduğu tespit edilmiş ve böylesine büyük bir kaynağın deprem sonrası zararların
giderilmesi amacıyla kullanılması yerine, deprem öncesinde kentlerin depreme
karşı güvenli ve sağlam hale getirilmesi için kullanılması halinde hem kaynakların
elverişli kullanımının sağlanacağı hem de can ve mal kayıplarının önüne geçerek
toplumsal travmaya sebep olan yıkımlar engellenmiş olacaktır. Ülkemizin finans
ve hizmet sektörünün öncü kenti olan İstanbul’da meydana gelebilecek olası
bir depremin ulusal çapta yaratacağı kriz sonucunda insan hayatına ve gayrisafi
yurtiçi hasılaya etkilerini düşünerek kentsel dönüşümde artık daha radikal
tedbirler alınmasının gerekliliği önem kazanmaktadır.
Birinci derece deprem kuşağında yer alan Türkiye’de kentsel dönüşüm
faaliyetlerinde asıl hedef hızlı bir şekilde afetlere karşı hazırlıklı ve sağlıklı,
güvenli yerleşmelerin oluşmasını sağlamak olsa da deprem tehlikesini göz
ardı eden bir yaklaşımla, kentsel dönüşüm sürecini mülkiyet hakkı üzerinden
Yıl 2 / Sayı 4 / Temmuz 2023 215