Page 45 - Çevre, Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 1
P. 45
Mehmet Emin Birpınar
Anlaşması’nı kabul etmiş ve imzalamıştır (ÇŞB, 2020a). Türkiye iklim değişikliği
ile mücadeledeki kararlılığı ve samimiyetini göstermek üzere Paris İklim
6
Anlaşması’nı 06 Ekim 2021 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul
etmiş, aynı zamanda 2053 yılı için karbon nötr hedefini dünya kamuoyu ile
paylaşmıştır.
Sonuçlar: Çözüm İçin “Yeşil Dönüşüm”
Doğal dengenin bozulmasına bağlı olarak dünyamız, üzerindeki baskıya
karşı da bir tepki oluşturmaktadır. Artan yağışlar, sıcaklar, yangınlar, kuraklıklar,
deniz salyası vb. çok sayıdaki sorun bunun doğal bir sonucu… Bu afetlerin
oluşturduğu bedeli de yine insanlık ödemektedir.
BM Çevre Programı (UNEP) tarafından yayınlanan 2021 Emisyon Açığı
Raporu’na (UNEP, 2021b) göre emisyonların bu denli seyretmesi halinde
0
yüzyılın sonunda küresel sıcaklık artışı sanayi öncesi döneme kıyasla +2,7 C
seviyesinde olacaktır.
Yine 2018 yılında IPCC tarafından yayınlanan +1,5 C Küresel Isınma Özel
0
Raporu’nda (IPCC, 2018) küresel sıcaklık artışındaki yarım derecelik farka
dikkat çekilerek sıcaklık artışının +1,5 C yerine +2 C ile sınırlandırılması halinde
0
0
küresel bazda aşırı sıcaklara maruz kalacak dünya nüfusu oranının %14’ten
%37ye çıkarak 2,6 kat daha kötü olacağı, deniz suyu seviyesindeki yükselmenin
6 cm daha fazla olacağı, deniz balıkçılığındaki azalmanın 1,5 milyon tondan 3
milyon tona çıkarak 2 kat daha zararlı olacağı gibi hava olaylarından gıdaya
kadar çok yönlü olumsuz etkilere dair uyarılar yapılarak her artışın neden
olduğu olumsuzlukların katlanarak etki oluşturduğu belirtilmiştir.
Buradan hareketle yüzyılın sonunda oluşması muhtemel +2,7 C artışın
0
gezegen üzerinde tamiri zor hasarlar bırakacağı kaçınılmaz görünmektedir.
Yine, artan sıcakların tetikleyeceği kuraklık vb. hadiseler beraberinde su ve
gıda krizlerine yol açarak büyük çaplı göçlere kapı aralanacağı öngörüler
arasındadır. Paris İklim Anlaşması’nın hedeflerine ulaşması için küresel bazda
emisyonların 2030 yılına kadar 2010 yılı değerlerine kıyasla %45 oranında
azaltılması, 2050 yılında ise karbon nötr, diğer bir ifade ile salınan emisyonların
orman ve okyanus gibi yutak alanlarca tutulan emisyonlara eşit olması
gerekmektedir.
Tüm bu gelişmeler bizlere esasında insanlığın büyük bir tehdit altında
olduğunu göstermektedir. Dolayısıyla yaşam tarzından iş modellerine,
üretimden tüketime çok yönlü yaklaşım gereken dünyamızda çevre ve iklimi
merkeze alan dönüşümler hâlihazırda yaşanmaktadır. 11 Aralık 2019’da dünya
6 Paris Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun, https://www5.tbmm.gov.
tr/kanunlar/k7335.html
30 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi