Page 177 - Çevre, Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 1
P. 177

Deniz Kaymak - Merih Aydınalp Köksal



            ortalama bilet fiyatı, seyahat süresi ve transit (şehir çifti arasında direk uçuş
            olmaması  durumu)  değişkenlerinin  havayolu  yolcu  talebini  olumsuz  yönde
            etkilediği belirlenmiştir (Sivrikaya ve Tunç, 2013).
               Başka bir çalışma ise sivil havacılığın büyümesini etkileyen sosyoekonomik
            ve demografik göstergeleri analiz etmiştir. Bu çalışmada büyümeyi etkileyen
            faktörler sosyal, ekonomik ve demografik faktörler olmak üzere üç ana başlıkta
            sınıflandırılmıştır.  Sonuçlarda,  seyahat  etme  eğilimi,  kentleşme  düzeyleri,
            büyüyen  orta  sınıflar,  temel  ekonomik  göstergeler,  serbestleşme  düzeyi  ve
            havayollarının iş modeli gibi performans göstergelerinin hava yolculuğunun
            büyümesi  üzerinde  olumlu  bir  etkiye  sahip  olduğu  tespit  edilirken;  çevre
            bilinci,  çalışma  çağındaki  nüfus  ve  dış  şokların  ise  havacılığın  büyümesini
            olumsuz yönde etkileyen faktörler olduğu belirtilmiştir (Adderpalli vd., 2018).
               Literatürdeki yakıt talebi tahmini konusunda yapılan çalışmalarda uçakların
            yakıt tüketiminin uçak tipi, motor tipi, uçuş rotası ve mesafesi, uçuş yüksekliği,
            uçağın ağırlığı, uçağın taşıdığı ağırlık, operasyonel yöntemler, hava durumu,
            verimlilik geliştirmeleri vb. gibi çeşitli faktörlerden etkilendiği belirlenmiştir.
            Tüm bu faktörleri tek bir modele dahil etmek ve tahmin etmek zor olduğundan
            jet yakıtı talebinin yukarıda bahsedilen faktörlerin bir fonksiyonu olarak veya
            zaman serilerinin bir fonksiyonu olarak doğrudan modellenemeyeceği bilgisi
            edinilmiştir. Bu sebeple hava trafik büyümesinden, gelecekteki yakıt talebini
            tahmin  edebilmek  için  alt-üst  yaklaşım  adı  verilen  bir  yaklaşım  kullanıldığı
            bilgisi edinilmiştir. Aynı zamanda yakıt yoğunluğu/verimlilik yaklaşımı olarak
            da adlandırılan bu yaklaşımda ilk olarak enerji verimliliği veya yakıt yoğunluğu
            katsayıları elde edildiği (hava trafiği başına yakıt kullanımı kütlesi olarak ifade
            edilir) ve daha sonra yıllık iyileştirme yüzdesi olarak tarihsel yakıt yoğunluğu
            eğilimlerine  dayalı  olarak  varsayımlar  yapıldığı  tespit  edilmiştir  (Cheze  vd.,
            2010; Eyers vd., 2004; IPCC, 1999; Kousoulidou ve Lonza, 2016).
               Literatürdeki çalışmalarda olduğu gibi, bu çalışmada da hava yolcu trafiği
            tahmin  analizinden  sonra,  2030  yılına  kadar  Türkiye'nin  gelecekteki  yakıt
            talebinin tahmininde yakıt yoğunluğu yaklaşımı kullanılmıştır.

               Metodoloji ve Veri Kaynakları

               Bu çalışmada, öncelikle hava yolcu trafiği tahmin modeli oluşturulmuştur.
            Bu tahmin modeli kullanılarak yakıt tüketimi ve buna bağlı CO  salımları 2030
                                                                   2
            yılına kadar tahmin edilmiştir. Öncelikle, hâlihazırda temini mümkün olan 2005-
            2017 yılları arasında uluslararası ücretli yolcu kilometresi (RPK) verileri temin
            edilmiştir (ICAO, 2017). Daha sonra hava yolcu trafiğini etkileyen ekonomik,
            demografik  ve  sosyal  parametreler  belirlenmiştir.  Çok  sayıda  parametrenin
            aşamalı çoklu regresyon modeli ile denenmesinden sonra reel gayrisafi yurtiçi
            hasıla (GSYİH), nüfus ve kişi başı hava yolu seyahat sayısı regresyon tahmin



            162  Çevre, Şehir ve İklim Dergisi
   172   173   174   175   176   177   178   179   180   181   182