Page 148 - Çevre, Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 1
P. 148
Mera Alanlarının Önemi
2016; Saunois ve diğ., 2020; Geß ve diğ., 2020). Meralarda onarıcı tarım
uygulamalarının birçok başarılı örneği bulunmaktadır. Savory Enstitüsü’nün
Türkiye gözesi olan “Anadolu Meraları”, “Bütüncül Otlatma Yönetimi” ve/veya
literatürdeki diğer adıyla “Uyarlanabilir Çoklu Padok Otlatma Yönetimi” ile
sera gazı salınımına bağlı iklim değişikliği etkilerini azaltmayı hedeflemektedir
(Clarke, 2021; Anadolu Meraları, 2021).
Bütüncül otlatma yönetiminin toprakta daha fazla karbonun depolanmasını
sağladığı Yaşam Döngüsü Analiziyle (LCA) hesaplanabilmektedir (Thorbecke
ve Dettling, 2019; Clarke, 2021). Anadolu Meraları’nın Çanakkale Biga’da
bulunan uygulama arazisinde, eğitimlere katılan üreticilerin kendi arazilerinde
(ör. İzmir, Menderes) ve danışmanlık verilen sahalarda ateş (yakma), nadas,
otlatma ve hayvan etkisi ekosistem araçlarıyla su, mineral ve enerji döngüsü
gibi temel ekosistem servislerini canlandıran, doğadaki sürü davranışlarını
hareketli padoklama sistemiyle taklit ederek toprak canlılığını (mineraller ve
organik madde), karbon emilim kapasitesini ve toprak verimliliğini arttıran
etkiler gözlemlenmektedir (Hazar, 2018; Clarke, 2021).
Ağırlıklı entansif üretime sahip kıtasal biyobölgelerden farklı olarak Akdeniz
biyobölgelerinde biyoçeşitliliğin ve kırsal peyzajların sürdürülebilirliği de dahil
olmak üzere birçok gerekçeyle meralarda ekstansif üretim teşvik edilmektedir
(Geß ve diğ., 2020; Sañudo ve diğ., 2007). Karbon emilimi kapasitesi,
biyoçeşitliliğin korunması, erozyonun önlenmesi ve yem bitkisi çeşitliliği
açılarından önemli doğal varlıklar olan mera alanlarının diğer tarımsal ve/
veya tarım dışı arazi kullanımlarına tahsisinin önlenmesi, Türkiye gibi Akdeniz
biyobölgesine sahip ülkeler için önemli bir konudur (Hazar ve Velibeyoğlu, 2018).
Mera alanları, doğal varlıklar, kırsal-ekolojik müşterekler ve karbon yutakları
olarak iklim değişikliği azaltım ve uyum stratejileri ve gıda güvencesi için kritik
bir pozisyona sahiptir. Bu sebeple, mera alanlarıyla ilgili söz konusu kavramların
detaylı olarak incelenmesi gerekmektedir.
Mera Alanları: Kırsal-Ekolojik Müşterekler
Müşterekler literatüründe kullanıcı grubu (köy/köyler, çoban ve hayvan sayısı
vb.) belirli olan mera alanlarının kırsal-ekolojik müşterekler olarak önemli bir
yeri olduğu görülmektedir (Hardin, 1968; Ostrom, 1990). Kamu erişimine açık,
kullanım hakkı sıklıkla mülkiyet hakkından üstün, herkese ait ortak zenginlikler
olan müşterekler, ormanlar ve meralar gibi “doğal/ekolojik” ve yollar, kamusal
alanlar ve toplu taşım gibi “kamu malı” olarak da tariflenebilecek “insan-
yapımı/kentsel” müşterekler olarak ikiye ayrılmaktadır (Ostrom, 2010; Hazar
ve Velibeyoğlu, 2018).
Yıl 1 / Sayı 1 / Ocak 2022 133