Page 18 - Çevre Şehir İklim - Sayı 2
P. 18
Dirençli Yerleşim -
Yapılaşma İlişkisi ve Sürdürülebilirlik
onlara nasıl eklemlenebileceği, geleceğin yeni dirençli ve sürdürülebilir
yerleşimlerinin nasıl kurgulanabileceği konusu tartışılmıştır. Dirençlilik ve
sürdürülebilirlik kavramları birbirini tamamlar, biri olmadan diğeri var olamaz.
1. Yerleşimlerde Dirençlilik Kavramı
Ekoloji bilimiyle ortaya çıkan “resilience” kavramı Türkçeye “dirençlilik” olarak
çevrilmiştir. Kavram daha geniş anlamıyla dayanıklılık ve esneklik anlamlarını da
kapsamaktadır. Dirençlilik genel anlamda yavaş veya hızlı başlayan şoklara maruz
kalan sistem veya toplumun temel yapılarını ve fonksiyonlarını koruyabilmesi,
karşı koyabilmesi ve bu şoklara dayanabilme yeteneğine bağlıdır. Şok olarak
adlandırılan kavram; sadece karşılaşılan sorun ve sorunun büyüklüğü anlamına
gelmemekte, buna bağlı gelişen fiziki, sosyo-kültürel, sosyo-ekonomik olayların
etkileri olmak üzere tüm koşulların birleşiminden oluşmaktadır (Önal Hoşkara,
2021; Yalman ve Tezer, 2011; Lang, 2011).
Yukarıda açıklanan dirençlilik geniş anlamlarıyla düşünüldüğünde dirençli
yerleşimleri; karşılaştığı risklere -doğal afetler, ekonomik ve sosyal krizler- karşı
dayanıklılık ve direnç gösterebilen, normal yaşamını kesintiye uğramadan
sürdürebilen ve kendi olanakları doğrultusunda karşılaştığı sorunlarla baş
edebilme kapasitesi olan yerleşimler olarak tanımlanabilir.
İnsan yerleşimleri bulunduğu jeolojik ve coğrafik özellikleri, bu özelliklere
bağlı çevresel faktörler ve genel yapısının iç veya dış etkiler altındaki
dönüşümlerine uyum sağlama becerisinin yüksekliğine göre tarihte varlığını
sürdürmüş veya yok olmuşlardır. Bilinen tarih boyunca insan yerleşimleri
yaşanan devinim içerisinde pek çok iç ve dış olaylara maruz kalmışlardır.
Yerleşimlerin en çok jeolojik, coğrafik ve bunlara bağlı iklimsel ve çevresel
nedenlere bağlı afetler yani dış nedenlere bağlı faktörlerden etkilendiğini
söylemek mümkündür. Ancak geleneksel veya teknolojik icatlar ile bunlara
bağlı üretim biçimlerinin değişmesi de, sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel
iç dinamikleri etkileyerek yerleşimleri dönüştürmüştür. Belirtilen iç ve dış
dinamiklerin yerleşimleri etkileme olasılıkları irdelendiğinde:
• Jeolojik, coğrafik, çevresel ve iklimsel özellikleri bakımından güçlü
yönleri olan yerleşimlerin dirençlilik bakımından avantajlı olduğu,
• Jeolojik, coğrafik, çevresel ve iklimsel özellikleri bakımından zayıf
yönleri olan yerleşimlerin dirençlilik bakımından dezavantajlı olduğu,
• Jeolojik, coğrafik, çevresel ve iklimsel özellikleri bakımından güçlü
yönleri olan yerleşimlerin sosyo-dinamik etkilerden olumlu veya
olumsuz etkilenebileceği,
Yıl 1 / Sayı 2 / Temmuz 2022 4