Page 174 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Özel Sayı
P. 174
Türkiye’de Potansiyel Çığ Başlama Bölgelerinin Tespiti, Çığ Mobil Uygulaması ve Çığ
Tehlike Haritalarının Hazırlanması Süreçleri: Palandöken Kayak Merkezi Örneği
Ekonomik gelişmeler, arazi kullanımının kontrolsüz artmasına ve yerleşim
alanlarının çığ tehlikesi bulunan bölgelere yayılmasına yol açmaktadır. Bu
durumu önlemek amacıyla mevcut veya hazırlanacak olan arazi kullanım
planları hayati öneme sahiptir. Bu aşamada temel strateji, çığ tehlikesi bulunan
bölgelerde yapılaşmaya izin vermemektir (Sauermoser, 2006).
Çığ akma ve birikme bölgelerinin sınırlarına göre oluşturulan çığ tehlike
haritalama çalışmaları, genellikle insanlar, yerleşim yerleri ve ulaşım
altyapılarında meydana gelebilecek yıkıcı zararları önlemek amacıyla yapılır.
Bu haritalar, meteorolojik ve değişen çevresel koşulların neden olabileceği
potansiyel çığ riskleri hakkında herhangi bir bilgi vermez (Gruber ve Haefner,
1995). Çığ tehlike haritaları, olası çığların büyüklüğü, sıklığı ve tehlike bölgesinin
alanı hakkında bilgi verir. Bu nedenle, çığ tehlike haritaları çığ tehlikesine maruz
kalan bölgelerin incelenmesi ve risklerin değerlendirilmesinde vazgeçilmez
araçlardır (Brugnot, 1999).
Çığ tehlike ve risk yönetimi dikkatli analiz ve değerlendirme gerektirir.
Geçmişteki çığ olaylarının kaydedilmesi günümüzde gerçekleşen çığ
olaylarının değerlendirmesinde önemli rol oynamaktadır (Hübl ve diğerleri,
2002). Bu nedenle, çığları tahmin etmek, özellikle geçmiş vakalara ilişkin kayıtlı
raporların bulunmadığı veya yetersiz olduğu durumlarda oldukça zordur. Çığ
gibi afetlerin devamlılığı, meydana gelen olaylar sonucunda ölümlü veya
maddi bir kaybın olup olmamasına bakılmaksızın, geçmişteki olaylarla ve
mevcut süreçlerle ilgili tüm bilgilerin toplanmasını gerekli kılmaktadır (Hübl
ve diğerleri, 2002). Bu bilgiler arasında, sahada çığ uzmanları tarafından
yapılan ve özellikle kazalara veya büyük kayıplara neden olan olaylara ilişkin
bireysel gözlemler de bulunur (Bühler ve diğerleri, 2009). Ancak; mevcut
gözlemlerle bile kar örtüsü özelliklerinin hem mekânsal hem de zamansal
olarak değişkenlik göstermesi çığ tahminini zorlaştırır (Schweizer ve diğerleri,
2008; Bühler ve diğerleri, 2018).
İsviçre›de çığ tehlike haritaları, geçmiş vaka analizleri ve yapılan
hesaplamaların birleştirilmesiyle oluşturulurken (Gruber, 2001) Avusturya’da
tehlike haritalama çalışmaları, yaklaşık 1970 yılında başlamıştır (Sauermoser,
2006). Norveç’te ise çığ tehlike haritaları 1979 yılından bu yana kullanılmaktadır
(Rudolf-Miklau ve diğerleri, 2015). İsviçre Alpleri›nin Grisons kantonunda
yapılan çalışmada geniş ölçekli çığ tehlike haritalandırması yapılmıştır.
Çalışmada yüksek çözünürlüklü sayısal arazi modeli kullanarak, potansiyel çığ
başlama bölgeleri belirlenmiş ve sonrasında bu bölgeler simüle edilerek farklı
tehlike senaryoları oluşturulmuştur ve elde edilen sonuçlar kayıtlı çığ verileri
ile doğrulanmıştır. Grisons bölgesi için oluşturulan çığ tehlike haritası uzmanlar
tarafından günlük tehlike değerlendirme çalışmalarında kullanılmaktadır
(Bühler ve diğerleri, 2022).
173
Özel Sayı / 2024