Page 29 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Özel Sayı
P. 29
İrde Çetintürk Gürtepe - Fatih Turan - Fatma Varank
Meteorolojinin hava kalitesi üzerinde etkisi bilindiğinden bu konuda hassas
davranılarak hesaplamalı akışkanlar dinamiği modeli algoritmaya eklenmiştir.
Proje (Türksat, 2021) kapsamında yapılan literatür taramasında rüzgâr dağılım
modellerini şehir ölçeğinde hesaplayan bir çalışmaya rastlanılmamış olup
NEFES yazılımı bu yönüyle de öncülük etmiştir. Güvenilir bir modelleme
algoritması ile hızlı çözümleme yapan NEFES yazılımının rüzgâr algoritması
grafik kartında çalışan hızlı akışkanlar dinamiği araştırmalarını dayanak almıştır.
(Harris, 2005)
5 ilde pilot olarak başlatılan çalışma sırasıyla 25,37 ve 59 il için devam etmiş
2024 yılı itibariyle 81 ilin merkez ve tüm ilçeleri için tamamlanmıştır.
3B haritalar, çevrimiçi toplantılar serisi ile illerde yerel yönetimler ve taşra
teşkilatı ile paylaşılmaktadır. Böylece istişare sürecinin politikaların uygulanması
aşamasında etkinleştirilmesi amaçlanmaktadır. Şekil 6’da İstanbul ili için
hazırlanmış 3B haritadan temsili bir örnek yer almaktadır.
4 . Sonuç ve Öneriler
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının etkin hava kalitesi
yönetiminde ortaya koymuş olduğu dijital uygulamalar alanında örnek teşkil
eder niteliktedir. Hesaplamalarda belirsizliği azaltarak maksimum kalitede veri
elde etmeyi hedefleyen yazılımlarda tüm hava kirliliği kaynakları ele alınmıştır.
Dijital dönüşüm çağı ile eş zamanlı geliştirilen uygulamalar hava kalitesi
yönetimini karar destek sistemi kullanımını üst seviyeye taşımıştır.
Kamu kaynağı ve alt yapısı ile sürdürülebilir ve devamlı gelişmeyi hedef alan
bu yönetimsel yaklaşımın şehirlerimizin hava kalitesini iyileştirmesinde faydası
olacağı aşikârdır.
Belirlenen sıcak noktalar için geliştirilen azaltım önlemlerinin hayata
geçirilmesi ile emisyon azaltımı sağlanarak hem hava kalitesi iyileşecek hem
de ülkemiz net sıfır hedefine katkı sağlanacaktır.
Hava kalitesi yönetiminde dijital dönüşüm çıktılarının yeşil dönüşüm hedefi
doğrultusunda ilgili kurumlar ile paylaşılması kaynakların etkin ve verimli
kullanımı açısından önem arz etmektedir.
Ortak ve şeffaf veri tabanı oluşturma ilkesiyle yola çıkan Çevre, Şehircilik ve
İklim Değişikliği Bakanlığının ulaştığı noktada tüm vatandaşlara bulundukları
yerin hava kalitesine ilişkin veri sağlayabilir konuma gelmiştir.
Gelişmeye devam eden bilgi teknolojilerinden yararlanmaya devam
edilmesi özellikle uydu verisinin çalışmalarda kullanımı ve makine öğrenmesi,
yapay sinir ağları gibi tekniklerin dâhil edilmesi önerilmektedir.
28 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi