Page 301 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 4
P. 301

Mahmut Bilgehan

               1.1.1 Deprem

               Depremler, yer kabuğunda meydana gelen yer değiştirmeler sonucu oluşan
            doğa  olaylarıdır.  Şiddetli  depremler  yapıların  çökmesi,  toprak  kaymaları
            ve tsunamiler gibi bir dizi etkiyle can kaybına, yaralanmalara ve geniş çaplı
            hasarlara neden olabilir. Depremlerin şiddeti ve etkileri, yerel yapısal koşullar,
            depremin  büyüklüğü  ve  derinliği  gibi  faktörlere  bağlı  olarak  değişiklik
            gösterebilmektedir (Stein ve Wysession, 2013).
               Amerika  Birleşik  Devletleri  Jeolojik  Araştırmalar  Servisi  (USGS)  raporlarına
            göre  dünyada  her  yıl  500  bin  civarında  ölçülebilir  deprem  meydana  geldiği
            tahmin  edilmektedir.  Bu  depremlerin  ancak  %20’si  insanlar  tarafından
            hissedilebilmektedir.  Hissedilebilen  depremlerin  ise  100  kadarı  hasara  yola
            açmaktadır. Can ve mal açısından Türkiye’de en fazla kayba yol açan afet türü
            depremlerdir. Afetler nedeniyle meydana gelen can kayıplarının yüzde 60 gibi
            önemli  bir  bölümü  depremlerden  kaynaklanmaktadır.  Bulunduğu  coğrafya
            itibariyle Türkiye, en etkin deprem kuşaklarından biri olan Akdeniz-Alp-Himalaya
            kuşağı  üzerinde  yer  almaktadır  (Şekil  2).  Bu  kuşak,  dünyadaki  depremlerin
            yaklaşık yüzde yirmisinin meydana geldiği ve Türkiye’de her yıl büyüklüğü 5.0 ila
            6.0 arasında değişen en az bir deprem üreten aktif bir kuşaktır (Benli vd., 2018).
               Türkiye’nin de içinde bulunduğu coğrafyanın depremler açısından ne kadar
            tehlikeli bir bölge olduğu Şekil 3’de yer alan Avrupa Sismik Risk Haritası ile
            görülebilir. Avrupa’nın büyük bir bölümü depremler açısından az tehlikeli bir
            coğrafyada yer almaktayken özellikle İtalya, Yunanistan ve Türkiye bu tehlikeyi
            oldukça yüksek seviyede barındırmaktadır (Benli vd., 2018).




























                 Şekil 2. Doğu Akdeniz Bölgesinin Basitleştirilmiş Aktif Tektonik Haritası (URL-2)


            286 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi
   296   297   298   299   300   301   302   303   304   305   306