Page 244 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 3
P. 244

Yüzeysel Akış Riskinin Peyzaj Deseni Çerçevesinde Değerlendirilmesi:
                                   Kastamonu Merkez İlçe Örneği

               Maki ve otsu bitkiler sınıfı (32000) alansal olarak üçüncü sırada yer almasına
            karşılık  NP  ekilebilir  alanlar  sınıfından  az  çıkmıştır.  AI’nin  %94,27;  ENN_AM
            değerinin  ise  121,29  m.  bulunması,  sınıfa  ait  ünitelerin  birbirine  yakın  ve
            kümeli olduğunu göstermektedir. Bu göstergelerden hareketle, maki ve otsu
            bitki  alanlarının  bütünleşik  bir  yapı  sergiledi  söylenebilir.  LSI  değerinin  de
            1’den uzak olması, sınıfa ait ünitelerin nitelikli bir kenar yapısı oluşturduğunu
            göstermektedir. Ormanlarla birlikte nitelikli bir maki (bölgedeki türler itibariyle
            pseudomaki  olarak  da  tanımlanabilir)  dokusunun  gelişmiş  olması,  habitat
            çeşitliliği açısından sevindiricidir.
               Araştırma  alanında  mera  niteliği  taşıyan  alanların  (23000)  da  önemli  bir
            ağırlığı  olduğu  görülmektedir.  Bu  sınıf  13.559,69  ha’lık  bir  alanla  temsil
            edilmektedir. NP yüksek buna karşılık LPI değeri düşük çıkmıştır. Bu durum çok
            sayıda meranın alana ortalama 107,26 metre mesafe (ENN_AM) ile dağıldığını
            göstermektedir. LSI değerinin yüksek çıkması da yine bu sınıfa ait ünitelerin
            kenar yapısının kalitesiyle ilgili umut vadetmektedir.
               Araştırma alanının peyzaj desenine yönelik dikkat çeken bir diğer gösterge
            su yapılarıyla ilgili olmuştur. ENN_AM değerinin 2.023,70 metre çıkması, sınıfa
            ait  109  ünitenin  (NP)  birbirine  oldukça  uzak  mesafelerde  konumlandığını
            göstermektedir.  Ekosistemlerin  kalitesi  üzerinde  hayati  bir  rol  üstlenen  su
            yapılarının  varlığı  ve  niteliği,  üzerinde  önemle  durulması  gereken  bir  konu
            olarak  ortaya  çıkmıştır.  Özellikle  yağış  suyu  yönetiminin  çok  önemli  olduğu
            Batı Karadeniz Bölgesi’nde hassasiyetle ele alınması gerekir.

               Sonuç
               Kastamonu  ili,  yakın  geçmişte  ekstrem  yağışların  ardından  havzaların  su
            tutma kapasitesinin aşılması ve yüzeysel akışın artmasına bağlı olarak üst üste
            felaketlere sahne olmuştur. 2021 yılı Ağustos ayında en çok Bozkurt ilçesini
            yaralayan sel felaketi ile 2022 yılı Haziran ayında İnebolu, Azdavay gibi ilçelerde
            etkili olan taşkınlar konunun önceliğini arttırmıştır.
               Bu  araştırmada,  yüzeysel  akış  riski  ile  peyzaj  deseni  arasındaki  ilişkiler
            Kastamonu Merkez ilçe örneğinde ele alınmıştır. Bu yaklaşım, neden-sonuç
            ilişkilerinin  yorumlanması  ve  sürdürülebilir  peyzaj  planlama  ve  yönetim
            kararlarına ulaşılabilmesi açısından yol gösterici olmuştur.
               Yüzeysel akış riskini hesaplamak üzere analize dahil edilen ölçütler, konuyla
            ilgili  ekolojik  bileşenleri  kapsayacak  bir  kurgu  içerisinde  ele  alınmıştır.  Risk
            analizinden elde edilen bulgular, AK/AÖ sınıflarıyla ilişkilendirilerek yorumlanmış
            ve bu sınıflardan özellikle orman, maki, ekilebilir arazi gibi vejetasyonla örtülü
            alanların risk faktörünü indirgemede önemli roller üstlendiği tespit edilmiştir.
            Söz konusu sınıflara uygulanan desen analizi sonuçları; sınıfların şekil, büyüklük,





                                                                  Yıl 2 / Sayı 3 / Ocak 2023  229
   239   240   241   242   243   244   245   246   247   248   249