Page 164 - Çevre, Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 1
P. 164
Mera Alanlarının Önemi
Sonuç ve Genel Değerlendirme
İklim değişikliğini “iklim krizine” çeviren temel faktör, insanmerkezci bakış
açısıyla gerçekleştirilen eylemler sonucunda çevre/doğa üzerinde oluşan
olumsuz dışsallıklardır. Bunların en belirginleri sanayileşme, kentleşme
ve endüstriyel neoliberal tarım-gıda sistemleri ile artan antropojenik sera
gazı emisyonlarıdır. Tarım sektörü kaynaklı sera gazı emisyonlarının büyük
çoğunluğunun hayvancılık uygulamaları sonucunda ortaya çıktığı görülmektedir.
Literatürde emisyonları azaltmak için sıklıkla entansif üretime işaret edilse de
ekstansif üretimdeki dezavantajlı durumun yanlış hayvancılık uygulamaları ve
mera varlığının kaybedilmesi sonucunda oluştuğu görülmektedir.
Birçok bitki türüne ev sahipliği yapan mera alanları kadimden beri kırsal
üreticilere ücretsiz yem bitkisi temin etmektedir. Modern ve onarıcı tarım
uygulamaları ile geleneksel doğru hayvancılık uygulamalarında olduğu
gibi (ör. Datça Taşlıca Köyü) toprak ve gübre yönetiminin sağlanabileceği
görülmektedir. Hayvancılık uygulamaları meralarda ekstansif üretimle ve
koyunların otlama yeteneklerinden yararlanılarak (hayvan etkisi) uygulandığında
yerel ekosistemlere hayati katkılar sağlanabileceği görülmektedir. Ortaya çıkan
sera gazı emisyonlarını en aza indirmek için bütüncül otlatma yönetiminin
ekosistem araçları ve hizmetlerinden yararlanılmalıdır (Anadolu Meraları, 2021).
Yanlış hayvancılık uygulamalarını önlemek için modern tarım teknolojileri,
çiftçiler ve yetiştiricilerin eğitimi ve bütüncül onarıcı tarım uygulamalarının
teşvik edilmesi, kırsal kalkınma ve daha üst ölçekte küresel iklim değişikliğine
uyum stratejileri açısından önemlidir. Böylece gelecekte Türkiye’de ürün
kalitesi, bölgesel rekabet gücü ve hayvan refahından ödün vermeden doğal
varlıkların sürdürülebilir kullanımı teşvik edilebilir ve modern hayvancılık
uygulamaları ile yerel sürdürülebilir kalkınma sağlanabilir.
Mera alanlarının ıslah sonrası yanlış hayvancılık uygulamaları sebebiyle
yeniden verimini kaybetmesi ülkemizde sık rastlanan bir durumdur. Mera
alanlarında aşırı ya da eksik otlatma gibi yanlış uygulamalar, meraların
diğer tarımsal ve/veya tarım dışı arazi kullanımlarına tahsis edilmesi, saha
çalışmalarında gözlemlenen kurumlar arası koordinasyon eksikliği, izleme
ve denetleme eksikliği ve yasal boşluklar kırsal alanlarda iklim değişikliğine
uyum süreçlerini güçleştiren önemli faktörlerdir. Onarıcı ve modern hayvancılık
uygulamalarının sürdürülebilirliği için üreticilere ve tüketicilere yönelik
bilgilendirme, eğitim ve yayım çalışmalarının yaygınlaştırılması gerekmektedir.
Ekstansif hayvancılığın potansiyelini daha fazla değerlendirmek için mera
alanlarında tür ve ürün çeşitliliği olması önemlidir. Bunun için koyuna ek olarak
keçi ve sığır gibi daha fazla türün yanı sıra gezici domuz, kümes hayvanları
ve arıcılık da değerlendirilmeli; süt, yün, kürk veya bal gibi alternatif ürünler
Yıl 1 / Sayı 1 / Ocak 2022 149