Page 158 - Çevre, Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 1
P. 158

Mera Alanlarının Önemi


            tahminlere olan güveni azaltmasıdır. Tubiello ve diğ. (2007) iklim değişikliğine
            karşı gözlemlenen tepkileri; (1) aşırı olayların sıklığındaki artışlara tepki olarak
            doğrusal olmama ve eşik etkileri; (2) yabancı ot zararlısı ve hastalık oranının
            değişimi; (3) ekinlerin yüksek CO  konsantrasyonuna tarla tepkisi ve (4) artan
                                          2
            CO  ile iklim ve yönetim değişkenlerinin etkileşimleri olarak özetlemiştir. İklim
               2
            değişikliği etkilerinin tahminlerindeki belirsizlikleri azaltmak ve gelecek riskleri
            doğru değerlendirebilmek adına ürün ve mera türlerinin tepkileri incelenmeye
            devam  edilmelidir.  Yanlış  gıda  ve  hayvancılık  yönetimi,  küresel  karbon
            havuzunu önemli ölçüde etkilemekte ve atmosferik CO  konsantrasyonlarını
                                                              2
            bozarak karbon yutaklarında güvenlik açığı oluşturabilmektedir (Ciais ve diğ.,
            2005; Cox ve diğ., 2004; Tubiello ve diğ., 2007).
               Karbon  yutaklarının  iklim  değişikliği  karşısındaki  kırılganlığının  azaltılması
            meraların  sürdürülebilirliği  için  önemlidir.  Karbon  döngüsündeki  olası
            değişiklikler,  arazi  kullanım  planlaması  (mera  ıslahı,  ağaçlandırma  vb.),  azot
            gübreleme,  sulama  ve  toprak  işleme  gibi  toprak  yönetimi  uygulamalarına
            kritik olarak bağlıdır. Son 15 yılda iklim değişikliğinin etkileri üzerine çok sayıda
            deneysel veri üretilmiştir. Ancak bu veriler çiftçilerin tarlalarına inememiş ve
            CO   seviyelerini  tahmin  etmek  de  dahil  olmak  üzere  bölgesel  ölçeklerde
               2
            özümsenememiştir.  Arsa  düzeyinde  iklim  değişikliğine  karşı  CO   tepkileri
                                                                       2
            konusunda oluşturulacak modeller için daha fazla iş birliği ile disiplinlerarası
            araştırmacılar arasında köprü kurulması, mevcut veri eksikliklerinin giderilmesi
            için gereklidir (Tubiello ve diğ., 2007).


               Yöntem ve Bulgular

               Yapılan çalışmada öncelikle literatür taraması ve medya analizi üzerinden
            Türkiye’deki mera alanları üzerinde süregelen başlıca çatışmalar incelenmiştir.
            Ardından,  detayda  İzmir’in  kır-kent  çeperinde  bulunan  Aliağa,  Bornova  ve
            Torbalı  ilçelerindeki  50  köyde  yapılan  saha  çalışmaları,  yerinde  gözlemler,
            muhtarlar  ve  uzmanlar  ile  yapılan  yarı-yapılandırılmış  mülakatlar  (İl  Mera
            Komisyonu, Ziraat Odaları, EÜ Ziraat Fakültesi öğretim üyeleri vb.) ve çalışma
            kapsamında  Ege  Üniversitesi  Ziraat  Fakültesi’nde  gerçekleştirilen  “Grup
            Mutabakatı  Çalıştayı”  (2018)  üzerinden  edinilen  veriler,  içerik  analiziyle
            değerlendirilerek bir mera gösterge seti oluşturulmuştur.
               Mera  göstergeleri,  Avrupa  Çevre  Ajansı  (EEA)  tarafından  Çevresel  Etki
            Değerlendirme (ÇED) raporlarında kullanılan DPSIR nedensel analiz modeline
            uyarlanmıştır. DPSIR nedensel analiz modeli, karar verme süreçlerinde hızlı geri
            bildirimler sağlayarak karar vericilerle iletişimi kolaylaştırma görevi görmektedir
            (EEA, 1999). Sürecin sonunda model aracılığıyla mera alanları üzerinde tespit
            edilen faktör, baskı, durum ve etkilere yönelik yanıtlar üretilmiştir (Hazar ve
            Velibeyoğlu, 2019).




                                                                   Yıl 1 / Sayı 1 / Ocak 2022  143
   153   154   155   156   157   158   159   160   161   162   163