Page 107 - Çevre, Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 1

Aysun Aygün Oğur

• Güçlü Yönler

Farklı Turizm Türlerinin Bulunması
Türkiye coğrafi, tarihi, kültürel ve lojistik avantajı sayesinde kıyı turizminden
termal turizme, kış turizminden yayla turizmine birçok turizm çeşidine ev
sahipliği yapmaktadır (Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2007). Her türlü iklim
koşuluna uyumlu turizm çeşitliliğinin bulunması ülke açısından alternatif
üretmek için bir avantaj sunmaktadır.
Farklı İklim Bölgelerinin Bulunması

Bir yarımada ülkesi olan Türkiye’de dört mevsimin de yaşanması yanında her
bölgenin kendine özgü farklı iklim özellikleri taşıması farklı turizm faaliyetleri
için çeşitli alanlar yaratmaktadır (Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2007). Bu durum
turizm çeşitleri için turizm faaliyetlerinin tüm ülkeye yayılması bakımından bir
avantaja çevrilebilir.

Turizm Altyapısının Gelişmiş Olması
1980’li yıllarda başlayan turizm yatırımları sayesinde Türkiye’de özellikle
kıyı alanlarında turizm altyapısı oldukça gelişmiştir (Okuyucu ve Somuncu,
2018). Konaklama, ulaşım ve turizm hizmetleri bakımından ziyaretçilere farklı
avantajlar sunulmaktadır.
Dünya Çapında Bilinen Popüler Destinasyon Olması

Türkiye 2018 ve 2019 yılında dünyada en çok ziyaretçi çeken 6. ülke
olmuştur. En çok turisti Antalya ve İstanbul kentleri ağırlarken Ege ve
Akdeniz kıyı kentleri önemli turizm destinasyonlarından olmuşlardır (Kültür
ve Turizm Bakanlığı, 2019; UNWTO, 2020). Buradan yola çıkarak Türkiye’nin
dünya çapında bilinen ve tercih edilen bir destinasyon olduğunu söylemek
mümkündür.
Turizm Master Planında Alternatif Turizmin Desteklenmesi
Türkiye Turizm Stratejisi 2023 ve Eylem Planı (2007-2013) sürdürülebilir turizm
çerçevesinde Türkiye’deki alternatif turizm merkezlerini ön plana çıkarmayı,
kitle ve kıyı turizminden ziyade yerel kazanımlara odaklanan alternatif turizm
türlerini geliştirmeyi ve turizm yatırımlarını belirli destinasyon dışına çıkararak
tüm Türkiye’ye yaymayı amaçlamaktadır. Bu yaklaşım iklim değişikliği etkilerine
karşı esnek bir altyapının gelişmesine zemin hazırlamak, uyum kapasitesini
güçlendirmek ve sürdürülebilirliğe dikkat çekmek bakımından önemlidir.

92 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi