Page 12 - Çevre Şehir İklim - Sayı 2
P. 12
Önsöz
Önsöz
osyal bir varlık olarak insanların bir arada yaşamaya başlamasıyla
Sberaber şimdiki şehirlerin temelleri de atılmış oldu. İnsanlık tari-
hinin ve medeniyetlerin en somut göstergesi olan şehirler evlerimizi,
yaşam ve üretim alanlarımızı kurduğumuz mekânlardır. Bunun yanı sıra
milli manevi değerler temelinde oluşan toplumsal kimlik ve kültürümü-
zün yansıtıldığı şehirlerimiz, barındırdığı değerlerin gelecek nesillere
aktarıldığı bir köprü işlevi görmektedir. Bundan dolayı şehirlerin, barın-
dırdığı değerler kadar ayakta kalabildiği ve dirençli olduğu ifade edile-
bilir. Bu durum şehirlerin salt teknik ve fiziksel durumları itibariyle değil,
bir yeri şehir yapan tüm ögelerin ve değerlerin mimari ve kullanım alan-
ları ile de güçlendirilebileceği ve sürdürülebilirliğinin sağlanabileceğini
göstermesi bakımından da önemlidir.
Nüfus artışı ve diğer ihtiyaçlara bağlı olarak ortaya çıkan şehirlerdeki
büyüme ihtiyacı, yukarıda ifade ettiğimiz bakış açısını barındıran sosyo-
lojik bir algı gelişimini ve mevcut yapıların mantıksal dönüşümünü de
gerekli kılmaktadır. Şehirler barındırdıkları değerleri ve kültürel mirası
yok etmeden büyümek, gelişmek, dönüşmek ve her türlü etkiye karşı
dayanıklı olmak durumuna gelmiştir. Aksi takdirde yok olacak olan sa-
dece yapılar bütünü değil toplumun hafızası olacaktır.
Buna ilaveten günümüzde şehrin doğal, tarihi ve kültürel olmak
üzere tüm unsurlarıyla birlikte büyümesini sağlayacak, risk ve tehdit-
leri azaltacak, direncini artıracak modern çözümlerin geliştirildiği de
bir gerçektir. Bu çözümler arasında depremler başta olmak üzere ik-
lim krizinin de neden olduğu afetlere karşı şehirlerin direncini artıracak
teknik ve yapısal alternatifler öncelikle akla gelmektedir. Ancak mevcut
Yıl 1 / Sayı 2 / Temmuz 2022 XI