Page 45 - Çevre ve çocuk Dergisi
P. 45

Besin Olarak Kestane  Günümüzde birçok ülke mutfağının vazge-  çeşitli şekerler olmak üzere iyi kalitede   “Kestane kebap,
            çilmez tadıdır kestane.  Kabuklarının kalın
                                               sindirilebilen lifli maddeler, protein, düşük
            olması nedeniyle pişirildiğinde içindeki   oranda yağ, çeşitli  mineral  maddeler, B1,
            bütün vitaminleri korur. En çok taze olarak,   B2 ve C vitaminlerini içerir; gluten içermez.   yemesi sevap”
            haşlanarak ya da kebabı yapılarak tüketilen   Taze kes-tanede, limonun 100 gramı kadar
            kestanenin şekerlemesi ülkemizin vazgeçil-  C vitamini bulunur. 100 gram yenilebilir
 Kestane, insanoğlunun ilk besin kaynakla-  Osmanlı saray mutfağında sıklıkla kullanı-  mez tatlarındandır.  kestane ortalama ola-rak 160 kcal enerji   demiş atalar.
 rından biridir. Sahip olduğu yüksek nişasta   lan kestane, padişahların sofralarından ek-  sağlar. İçerdiği vitamin, mineraller ve diğer
 oranı  ile  buğday  gibi  doyurucu  bir  besin   sik olmaz-mış.  Stefanos Yerasimos, Sultan   Kestane  nişasta  açısından  çok  zengindir.   besinsel değerleriyle kestane, kış mevsimi-  Şimdi tam mevsimidir.
 kaynağı olmuştur. Bu nedenle Yunan-  Sofraları (15. ve 16. Yüzyıllarda Osmanlı   Ancak bunun yanında çok sayıda mine-  nin olumsuz şartlarına, fiziksel ve beyinsel
 lılar kestaneyi Anadolu’dan alıp bu-  Saray Mutfağı) adlı kita-bında Fatih   ral bakımından da diğer meyvelere ve to-  yorgunluklara karşı paha biçilmez bir sağlık
 günkü Yunanistan’da yetiştirmeye   Sultan Mehmet’in sabah yemekleri   humlara  göre  daha  zengindir. Yenilebilir   iksiridir.  Afiyet olsun.
 çalışmışlardır. Ancak nazik bir ağaç   arasında kestaneli bulgur pilavı ol-  nitelikteki taze kestane; başta nişasta ve
 olan kestane, Yuna-nistan’da ye-  duğunu bildirir. Saray kayıtlarında
 tişmedi. Ama kestane yetiştirme   en sık rastlanan (ayda beş defa)
 çabaları bitmedi. En sonunda   yemeklerdendir kestaneli bulgur
 Teselya Yarımadasında Kastania   pilavı.
 bölgesinde kestane yetiştirmeyi
 başardılar. Böylece kestane Av-  Orta Çağ’daysa İtalya’nın buğday
 rupa kıtasına adım atmış oldu.   yetişmeyen yüksek kesimlerinde,
 Milattan önce 4. ve 3. yüzyıllarda   özellikle Toskana bölgesinde kesta-
 yapılan bu çalışmalar sonucunda   ne önemli bir besin kaynağı olmuştur.
 kestane  artık  Kastania  bölgesinde   Ayrıca 20. yüzyılın başlarında buğday
 yetiştirilen en önemli ürün haline geldi.    ununun bulun-madığı yerlerde kestane
 Yunanlılardan sonra Romalılar kestaneyi   unundan ekmek yapılmıştır. Korsika’da
 Kastania bölgesinden aldıkları için Kasta-  kestane unundan yapılan ekme-ğe ağaç ek-
 nia adını verdiler, kestane adının buradan   meği adı verilmiştir.
 geldiği düşünü-lür.









































 42 42  ÇEVRE VE ŞEHİR NİSAN 2021 NİSAN 2021                                                         ÇEVRE VE ŞEHİR NİSAN 2021 4343
                                                                                                     ÇEVRE VE ŞEHİR NİSAN 2021
 ÇEVRE VE ŞEHİR
   40   41   42   43   44   45   46   47   48   49   50