Page 44 - Çevre ve çocuk Dergisi
P. 44
Besin Olarak Kestane Günümüzde birçok ülke mutfağının vazge- çeşitli şekerler olmak üzere iyi kalitede “Kestane kebap,
çilmez tadıdır kestane. Kabuklarının kalın
sindirilebilen lifli maddeler, protein, düşük
olması nedeniyle pişirildiğinde içindeki oranda yağ, çeşitli mineral maddeler, B1,
bütün vitaminleri korur. En çok taze olarak, B2 ve C vitaminlerini içerir; gluten içermez. yemesi sevap”
haşlanarak ya da kebabı yapılarak tüketilen Taze kes-tanede, limonun 100 gramı kadar
kestanenin şekerlemesi ülkemizin vazgeçil- C vitamini bulunur. 100 gram yenilebilir
Kestane, insanoğlunun ilk besin kaynakla- Osmanlı saray mutfağında sıklıkla kullanı- mez tatlarındandır. kestane ortalama ola-rak 160 kcal enerji demiş atalar.
rından biridir. Sahip olduğu yüksek nişasta lan kestane, padişahların sofralarından ek- sağlar. İçerdiği vitamin, mineraller ve diğer
oranı ile buğday gibi doyurucu bir besin sik olmaz-mış. Stefanos Yerasimos, Sultan Kestane nişasta açısından çok zengindir. besinsel değerleriyle kestane, kış mevsimi- Şimdi tam mevsimidir.
kaynağı olmuştur. Bu nedenle Yunan- Sofraları (15. ve 16. Yüzyıllarda Osmanlı Ancak bunun yanında çok sayıda mine- nin olumsuz şartlarına, fiziksel ve beyinsel
lılar kestaneyi Anadolu’dan alıp bu- Saray Mutfağı) adlı kita-bında Fatih ral bakımından da diğer meyvelere ve to- yorgunluklara karşı paha biçilmez bir sağlık
günkü Yunanistan’da yetiştirmeye Sultan Mehmet’in sabah yemekleri humlara göre daha zengindir. Yenilebilir iksiridir. Afiyet olsun.
çalışmışlardır. Ancak nazik bir ağaç arasında kestaneli bulgur pilavı ol- nitelikteki taze kestane; başta nişasta ve
olan kestane, Yuna-nistan’da ye- duğunu bildirir. Saray kayıtlarında
tişmedi. Ama kestane yetiştirme en sık rastlanan (ayda beş defa)
çabaları bitmedi. En sonunda yemeklerdendir kestaneli bulgur
Teselya Yarımadasında Kastania pilavı.
bölgesinde kestane yetiştirmeyi
başardılar. Böylece kestane Av- Orta Çağ’daysa İtalya’nın buğday
rupa kıtasına adım atmış oldu. yetişmeyen yüksek kesimlerinde,
Milattan önce 4. ve 3. yüzyıllarda özellikle Toskana bölgesinde kesta-
yapılan bu çalışmalar sonucunda ne önemli bir besin kaynağı olmuştur.
kestane artık Kastania bölgesinde Ayrıca 20. yüzyılın başlarında buğday
yetiştirilen en önemli ürün haline geldi. ununun bulun-madığı yerlerde kestane
Yunanlılardan sonra Romalılar kestaneyi unundan ekmek yapılmıştır. Korsika’da
Kastania bölgesinden aldıkları için Kasta- kestane unundan yapılan ekme-ğe ağaç ek-
nia adını verdiler, kestane adının buradan meği adı verilmiştir.
geldiği düşünü-lür.
42 42 ÇEVRE VE ŞEHİR NİSAN 2021 NİSAN 2021 ÇEVRE VE ŞEHİR NİSAN 2021 4343
ÇEVRE VE ŞEHİR NİSAN 2021
ÇEVRE VE ŞEHİR