Page 142 - Çevre Şehir ve İklim Dergisi - Sayı 3
P. 142
Mars’dan Dünya’ya Olası Antik Yaşamın İzleri:
Salda Gölü Mikrobiyal Ekolojisi ve Korunması Üzerine Değerlendirme
a) b)
Şekil 9. (a) Otel önü örnekleme noktasındaki çevresel DNA - metabarkodlama
örneklemesi. Soldan sağa, İÜ- Doç.Dr. Emine Gözde Özbayram, BÜ- Prof.Dr. Bahar İnce,
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı- Nevin Kurt. (b) Kayadibi örnekleme noktasındaki çevresel
DNA - metabarkodlama örneklemesi. Soldan sağa, İTÜ- Prof. Dr. Orhan İnce, İÜ- Doç.Dr.
Emine Gözde Özbayram (İnce, 2021’den alınmıştır)
Proje kapsamında, DNA izolasyon teknikleri örnek çeşidine (su, sediman,
mikrobiyal mat, kayaçlardan alınan biyofilm) bağlı olarak optimize edilerek,
Salda Gölü’ne özgün farklı DNA izolasyon protokolleri geliştirilmiştir.
Örneklerin 16S rRNA Dizileme ile prokaryotik komünite, 18S rRNA Dizileme
ile ökaryotik komünite karakterizasyonu yeni nesil dizileme platformlarından
Illumina MiseqTM cihazı ile analiz edilmiştir. Elde edilen ham verinin
biyoinformatik yazılımlar ile taksonomik sınıflandırması yapılmıştır ve çeşitlilik
indeksleri hesaplanmıştır. Ayrıca biyoistatistik hesaplar yapılarak numuneler
arasındaki ilişki ortaya konulmuştur (İnce vd., 2021).
Elde edilen veriler kullanılarak gölün mikrobiyal ekolojik haritası oluşturulmuş
ve Salda Gölü’nün mutlak korunması gerektiği ortaya konmuştur. İTÜ-BÜ
Mikrobiyal Ekoloji Grubu (MEG; www.meg.boun.edu.tr) tarafından, Salda
Gölü'nden alınan örnekler üzerinde yürütülen ileri moleküler analizler
(metabarkodlama) sonucunda Salda Gölü’ne ait mikrobiyal türler tespit
edilmiş ve patentlenmesine imkân sağlayacak önemli veriler de üretilmiştir.
Sonuçlar ve Tartışma
Salda Gölü’nde 6 farklı bölgede 14 farklı istasyondan su, sediman,
mikrobiyal mat, kayaçlardan alınan biyofilm ve derinden alınan steril örnekler
gibi farklı yüzeylerinden toplanan örnekler, farklı protokoller kullanılarak
özel DNA izolasyon teknikleriyle işleme tabii tutulmuştur. Daha sonra ise bu
örneklerin, uluslararası alanda kabul görmüş yeni nesil dizileme sistemleri ve
metabarkodlama aracılığıyla ileri analizleri gerçekleştirilmiştir. Farklı bölgelerden
alınmış olan örneklerin mikrobiyolojik analizi yalnızca kendi aralarında değil,
aynı zamanda kış (Mart 2021) ve yaz (Ağustos 2021) mevsimleri de göz önüne
alınarak değerlendirilmiştir. Ek olarak, örnekler hem 16S ribozomal RNA hem de
18S ribozomal RNA sekanslama yöntemleri kullanılarak sırasıyla hem prokaryot
hem de ökaryot canlıları tespit edebilecek şekilde analiz edilmiştir. Böylece
Yıl 2 / Sayı 3 / Ocak 2023 127