Page 295 - Çevre Şehir İklim - Sayı 2
P. 295
Hilal Tulan Işıldar - Özge Yalçıner Ercoşkun
Marmara Denizi’ne kıyısı olan İstanbul ili yüksek hasargörebilirdir. Bu
durumun temel sebepleri; deniz seviyesi yükselmesi, deprem riski, işsizlik,
yüksek nüfus yoğunluğu, çocuk nüfusun yüksek olmasının yanı sıra çarpık
yapılaşma, kıyı alanlarında yapılan dolgu çalışmaları, büyük altyapı yatırımları,
sanayi tesislerinin varlığı, kıyı uzunluğunun Türkiye ortalamasından yüksek
olması ve göç alma eğiliminin sürekli artış göstermesidir (Şekil 2).
Şekil 2: Türkiye kıyı illerinin hasargörebilirlik çalışması (Yazarlar tarafından oluşturulmuştur)
Bartın ve Artvin illeri hariç Karadeniz kıyı illeri, Güney Marmara kıyı illeri,
Kocaeli, Sakarya ve Ege Denizi’ne kıyısı olan Aydın illeri orta hasargörebilirdir.
Karadeniz kıyı illerinin hasargörebilirlik nedenleri; heyelan, sel ve taşkın, kıyı
erozyonu, arazinin eğimli yapısı sebebiyle kentsel kullanımların kıyı alanlarında
yoğunlaşması ve dolgu faaliyetlerinin artması, bazı kullanımların tamamen
deniz doldurma işlemiyle yapılmış olmasından kaynaklı deniz seviyesi
yükselmesi, yaşlı nüfusun fazla olmasıdır. Çanakkale ilinin orta hasargörebilir
olmasının nedenleri, deprem riski, orman yangınları, Türkiye’nin 3. en uzun kıyı
uzunluğuna sahip olması, kıyı erozyonu, yaşlı nüfus oranının yüksek olması ve
büyük altyapı yatırımlarının varlığıdır. Bursa; deprem riski, nüfus yoğunluğunun
ve çocuk nüfus oranının fazla olması, büyük sanayi tesislerinin varlığı ile artan
orman yangınları sebebiyle orta hasargörebilir kıyı illerinden biridir. Balıkesir’in
hasargörebilirliğini arttıran iki önemli etki ise deprem riski ve yaşlı nüfus
oranının çok yüksek olmasıdır. Kocaeli ve Sakarya illerinde; deprem riski, artan
281 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi