Page 223 - Çevre Şehir İklim - Sayı 2
P. 223
Ramazan Değirmenci - Gözde Nur Akşan - Seçil Hadımlıoğlu - Berna Yılmaz
• Taraf ülkeler iklim değişikliği sorunu ile mücadele ederken eylemlerinde;
kadınlar, çocuklar, yerel halklar ve göçmenler gibi dezavantajlı grupların
haklarına ve hatta nesiller arası adalete göre davranmalı, bu noktalara
saygı gösterip geliştirmelidir.
Türkiye de bu anlaşmayı 22 Nisan 2016 tarihinde New York'ta düzenlenen
imza töreninde imzalamıştır. Bu anlaşma sonucunda iklim değişikliği ile ilgili
olarak birçok değişiklikler yapılmıştır. İlk olarak 22 üyeli İklim Değişikliği ve
Uyum Koordinasyon Kurulu, 29 Ekim 2021'de Resmi Gazete'de yayımlanan 85
sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulmuştur. İklim değişikliğinin zararlı
etkilerini önlemek için gerekli tedbirlerin alınması, bu konuda ülkenin şartlarına
uygun politikaların belirlenmesi, kamu ve özel sektör kurum ve kuruluşları
arasında iş birliği ve koordinasyonun sağlanması amacıyla oluşturulan Kurul'da,
11 bakanlık, kamu kurumları, özel sektör ve STK temsilcileri bulunmaktadır.
2. Şehirlerde İklim Dirençliliği İçin Çözümler
Mevcut literatürün gözden geçirilmesiyle dirençli ve akıllı şehir kavramının
şehirleri daha dayanıklı ve yaşanabilir hale getirmek için yeni zorluklara
daha hızlı yanıt vermek gerektiğini göstermektedir (Kunzmann, 2014: 9). Bu
kapsamda ortaya çıkan 5 ana başlık aşağıda sıralanmıştır.,
a. Senaryolara Dayalı Kilit Etkileri Belirleme ve Risk Değerlendirme
Enerji tüketimini azaltmaya yönelik stratejiler, iklimle ilgili etkileri
dengelemeyi amaçlayan uyum stratejileriyle birlikte, hızla büyüyen kentsel
nüfus için sürdürülebilir bir çevreyi garanti etmek için şehirlerin uğraşması
gereken önemli zorlukları temsil eder. Bunun sonucunda, bir yandan azaltma
eylemleri, CO emisyonlarını ve dolayısıyla kentsel alanlar üzerindeki etkilerin
2
azaltılmasını sağlar. Öte yandan, uyum eylemleri, iklim değişikliğinin kaçınılmaz
etkileriyle başa çıkmak için kentsel kapasiteleri geliştirebilir (Papa vd., 2015: 21)
.
b. Kırılgan Grupları Belirleme
Dünyanın dört bir yanındaki şehirler, iklim değişikliğinin etkilerini yaşamaktadır.
Sıcaklıklar ve yağış düzenleri değişmeye devam ettikçe, kentsel alanların daha
da büyük zorluklarla karşılaşması beklenmektedir (IPCC, 2007: 228). Örneğin,
yağış hacmindeki, fırtınaların yoğunluğundaki ve doğal afet vakalarındaki
artışlar, altyapı, binalar, çevre koşulları ve kentsel hizmetler ve yönetim sistemleri
üzerinde ek stres yaratacaktır. Canlılıklarını ve yaşayabilirliklerini korumak için
şehirler, iklim değişikliğinden nasıl etkileneceklerine hazırlıklı olmalıdır. Yerel
düzeyde uyum planlaması için uluslararası protokoller geliştirilmektedir ve
çoğu ulusal hükümet bu ölçekteki olası sorunları ele almaktır (Granberg ve
Elander, 2007: 539; Schreurs, 2008: 343).
209 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi