Page 222 - Çevre Şehir İklim - Sayı 2
P. 222
İklim Değişikliğine Karşı Dirençli Kent/Şehir Uygulamaları:
Denizli Örneği
Katowice İklim
Katowice
Montreal COP 11 Montreal İklim Değişikliği COP 24 Değişikliği
Kanada Konferansı - Aralık 2005 Konferansı - Aralık
Polonya
2018
UN İklim
Madrid
Nairobi COP 12 Nairobi İklim Değişikliği COP 25 Değişikliği
Kenya Konferansı - Kasım 2006 Konferansı - Aralık
İspanya
2019
Bali Bali İklim Değişikliği Kon- Glasgow
Endonezya COP 13 feransı - Aralık 2007
Büyük Glasgow İklim
Britanya COP 26 Değişikliği
Poznan Poznan İklim Değişikliği ve Kuzey Konferansı - Kasım
Polonya COP 14 Konferansı - Aralık 2008 İrlanda 2021
Birleşik
Krallığı
Japonya'nın Kyoto kentinde yapılan 3. COP toplantısında Kyoto Protokolü
taraflarca UNFCCC 'ya paralel amaçlarla kabul edilmiştir. Uluslararası
toplumun Kyoto Protokolü'nün başarılı olması için yeni bir rejim veya protokol
üzerinde anlaşması oldukça uzun sürmüştür. Türkiye, 26 Ağustos 2009’da
Kyoto Protokolü’ne resmen taraf olmuştur. Türkiye, Kyoto Protokolü’nün
kabul edildiği 1997 yılında BMİDÇS’ne taraf olmaması ve dolayısıyla Kyoto
Protokolü’nün listesinde yer almaması sebebiyle 2008-2012 yılları arasındaki
birinci yükümlülük döneminde sayısallaştırılmış sera gazı azaltım veya sınırlama
yükümlülüğü almamıştır. Türkiye’nin Protokol’ün 2013-2020 yılları arasındaki
ikinci yükümlülük döneminde de herhangi bir yükümlülüğü yoktur. Ancak,
Türkiye Protokol’ün bütün ülkeler için geçerli olan ulusal bildirim ve sera gazı
envanteri hazırlamakla yükümlüdür (Kaba, 2020: 25).
Son olarak, Aralık 2015'te Paris'teki COP 21 toplantısında Paris Anlaşmasına
varılmıştır. Paris Anlaşmasının temel dayanak noktaları şu şekilde sıralanabilir
(Birleşmiş Milletler, 2016: 19):
• İklim değişikliğinin yol açtığı acil tehdide karşı sürekli artan bir müdahale
gereksiniminin varlığı kabul edilmelidir.
• İklim değişikliğinin olumsuz etkileri karşısında kırılgan olan ülkelerin
sözleşme dahilindeki özel ihtiyaçları ve şartları kabul edilmelidir.
• İklim değişikliğine yönelik eylem ve müdahaleler, sürdürülebilir
kalkınmaya uygun ve yoksulluğun ortadan kaldırılması çabasında
verimli olmalıdır.
• İklim değişikliğinin olumsuz etkileri karşısında gıda üretimi sistemlerinin
gıda güvenliğini sağlama ve açlığı sona erdirme amaçları dikkate
alınarak hareket edilmelidir.
Yıl 1 / Sayı 2 / Temmuz 2022 208