Page 203 - Çevre Şehir İklim - Sayı 2
P. 203

Gizem Erdoğan - Serdar Simsar - Sinem Dudu Sakal - Ömer Kor - Gamze Kardoğan
                           Ceren Parıltı - Yaşar Doğukan Kaya - Begüm Gündoğdu

            açısından en zayıf mahalleler olarak tespit edilmişlerdir. Bu mahallelerin hem
            eğitim hem sağlık donatıları açısından yetersiz olmaları afet ve iklim odağında
            dirençsiz olduklarını göstermektedirler. Bununla beraber aynı zamanda yaşam
            kalitesi ve sosyo-kültürel açıdan da kırılgan mahalleler oldukları söylenebilir.
               Kirlilik açısından değerlendirildiğinde; endüstriyel ve evsel atıklar arıtılmadan
            alıcı ortama verilmesi düzenli çöp toplama alanı bulunmamasından kaynaklanan
            su kirliliği, hâkim rüzgar yönü kuzeyden etmesi ve sanayi bölgesinde kuzeyde
            olmasından dolayı oluşan hava kirliliği, kuzeydoğudan yönlü hakim rüzgarın
            sanayi tesislerinden çıkmakta olan zararlı buharları kent merkezine ve yapılı
            çevreye taşıması kentin yaşanabilirliğini önemli ölçüde etkilemektedir. Benzer
            biçimde İzmir-Aydın transit karayolu üzerindeki trafik yoğunluğu hava kirliliğine
            sebep olarak yerleşme üzerinde olumsuz etkiye neden olmaktadır.
               Özetle,  mevcut  durum  incelendiğinde  yapılan  analizler  sonucu;  nüfus
            artışının  sürekliliğinden  dolayı  artan  su  ihtiyacına  karşın  uygun  kaynak
            varlığının  yetersizliği  ve  sürekli  olarak  gelişen  sanayi,  tarımsal  faaliyetler  ve
            kaçak yapılaşmalarla birlikte kirlilik oluşumu artmaktadır. Torbalı yerleşimi için,
            kaynakların daha verimli kullanılma gerekliliği, atık oluşumunun engellenmesi
            veya  azaltılması,  dengeli  su  yönetimi,  dirençli  bir  sosyal  donatı  ve  altyapı
            ihtiyacı,  hiyerarşik  ve  bütünleşik  ulaşım  planı,  yürünebilir  ve  erişilebilir  kent
            kurgusu ihtiyacı tespit edilmiştir.
               Kapsamlı planlar olarak kabul edilen nazım planların “uzun erimli” olmaları
            ve yerleşmenin 15-20 yıllık bir dönemde karşılaşabileceği değişim/ dönüşümleri
            öngörebilecek ve bu sürede yaşanabilecek sorunların çözümüne ilişkin olarak
            geliştirilecek perspektifleri içerecek nitelikte olması beklenmektedir (Ersoy, 2017).
            Bu işaretle çalışmada, 2042 yılı hedefi ile, yukarıda sayılan ihtiyaçların sağlanması
            için dirençli kent ölçütlerini de sağlayan iki alternatif kent planı önerilmiştir.

               4. Değerlendirme

               2042 yılında oluşacak nüfus artışına göre daha dayanıklı alanların oluşması
            amacıyla kentsel alanlarda fiziki ve sosyal altyapının iyileştirilmesi çevre kalitesinin
            yükseltilmesi amacı ile planlama yaklaşımı kurgusu oluşturulmuştur (Tablo 5).

















            189 Çevre, Şehir ve İklim Dergisi
   198   199   200   201   202   203   204   205   206   207   208