Page 17 - Çevre ve çocuk Dergisi
P. 17

Gün geldi, bu denge bozuldu. İnsan ile için-  ve dolayısıyla sermaye arttı. Avrupa’da   rin yatağı değiştirildi. Hava, su, toprak kir-  Bacon, Descartes ve Newton gibi bilim in-  Tabiata haksızlık ettiğini fark eden insanoğ-  Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz: İnsan, as-
 de yaşadığı dünya arasındaki anlaşma tek   meydana gelen bu büyük değişime Sanayi   lendi; milyonlarca yıldır  var  olan ekolojik   sanlarının düşünceleriyle şekillenen Ay-  lu, sonunda asıl patronun kim olduğunu   lına dönmelidir; aslı topraktır, yine toprak
 taraflı olarak insan tarafından fes-  Devrimi dendi. Sanayi Devrimi   denge bozuldu; hastalıklar arttı, dünyaya   dınlanma Çağı sonrası gelişmeler binlerce   anladı. Tabiatla tekrar barışmak için çareler   olacaktır. Üstünde yürüdüğü toprağa, top-
 hedildi. 17. yüzyılın ikinci ya-  dünyanın makineler tarafın-  ömür biçilmeye başlandı. Felaketler üst   yıllık insanlık tarihinde meydana gelen   aradı. Doğal kaynaklara aşırı yüklenmeden,   rakta can bulan bitkilere, ağaçlara; diğer
 rısından itibaren insanın   dan işgalinin başlangıcı   üste gelmeye başladı. Tabiata hükmetme-  gelişmelerin fevkindedir. Bu gelişmeler,   çevreyi  tahrip  etmeden  gelecek  nesillere   canlılara küstahlık etmekten vazgeçmezse
 hem kendisini hem de   oldu. Distopik roman-  nin  şımarıklığıyla  dengesini  kaybeden  in-  insanoğlunun uzaya çıkmasını sağlamıştır.   yaşanabilir bir dünya bırakmak hedefiyle   dünyanın  sonu  gelecektir.  Tabiatın  efen-
 çevresini  algılama  larda,  bilimkurgu  san, büyük çevre felaketlerine yol açtığını,   İşin garibine bakın ki dünyamızı yaşanamaz   “ekolojik yurttaşlık”tan söz eder oldu. Tabi-  disi değil, yâri olduğumuzu ilan eden Âşık
 biçimini bütünüyle   filmlerinde karşı-  önlem  almazsa  daha  büyük  felaketlerin   hâle getiren de bizi başka dünyalar arama-  atın ayrılmaz bir parçası olduğunu anladı.   Veysel’in şiirini; bütün dünyaya “çevre bil-
 değiştirecek  bir  mıza çıkan ma-  kapıda olduğunu anladı ancak yaşam şekli   ya sevk eden de o insan merkezli bakış   dirgesi” olarak duyurmanın zamanı geldi
 düşünce  neden  kineler  yavaştan   değişmişti artık, değişimi tersine çevirmek   açısıdır.  de geçiyor bile:
 oldu bu değişime.   hayatımıza girmiş   imkânsız göründü ona.
 Filozoflar, mutlak   oldu. Atlar, yeri-
 yönetici ve rehber   ni arabalara; in-  Bilmek egemen olmaktır, demişti Ba eyi
 olarak aklı tanıdık-  sanlar makinelere   işaret ediyordu. Batı Uygarlığı dediğimiz
 larını ifade ettiler.   bıraktı. Büyük fab-  uygarlık dünyaya niye mutluluk getireme-
 Akıl, üstünlük yarışına   rikalar kuruldu, bu-  di, sorusunun cevabı bu sözde yatmakta-
 davet ediyordu insanı.   ralarda çalışacak işçiler   dır. Batı, bilgiyi egemen olma aracı olarak
 Bu çağ, 19. yüzyılın ilk çey-  köylerini bırakıp şehirlere   kullandı; insana, doğaya, çevreye hep
 reğine kadar sürdü.  taşındı. Kentleşme beraberinde   aynı hastalıklı bakış açısıyla yaklaştı. Oysa
 demografik sorunları getirdi. Yeni şehir-  Bacon’dan 300 yıl önce Yunus Emre bilgiyi,   Havaya bakarsam hava alırım  Bütün kusurumuzu toprak gizliyor
 Aklın ve  bilginin yön  verdiği bu yeni  dün-  ler, yeni yaşam alanları gerektirdi. Yüksek   “insanın kendisini bilmesi” olarak tanımlı-  Toprağa bakarsam dua alırım  Merhem çalıp yaralarımı düzlüyor
 ya görüşü, kısa sürede etkilerini gösterdi.   binalar, geniş yollar, otoparklar, alışveriş   yordu. İnsan, kendini bilmeyi unuttu; ken-  Topraktan ayrılsam nerde kalırım  Kolun açmış yollarımı gözlüyor
 Avrupa’da 18. ve 19. yüzyıllarda bilimsel ge-  merkezleri, hastaneler yapıldı. Büyüyen şe-  dini bilseydi, her şeyi yaratanı bilecek, yara-
 lişmelerin üretime olan etkisi büyük oldu.   hirler, fabrikalar, iş yerleri tarım arazilerini,   tılanı Yaradan’dan ötürü sevecekti.  Benim sâdık yârim kara topraktır  Benim sâdık yârim kara topraktır
 Buhar gücüyle çalışan makineler “makine-  ormanları tehdit eder bir hâl aldı. Dağlar
 ler çağı”nı başlattı. Makine çalıştı, üretim   dümdüz  edildi,  ormanlar  kesildi,  nehirle-  Dileğin varsa iste Allah'tan  Her kim ki olursa bu sırra mazhar

                    Almak için uzak gitme topraktan  Dünyaya bırakır ölmez bir eser
                    Cömertlik toprağa verilmiş Hak'tan  Gün gelir Veysel'i bağrına basar
                    Benim sâdık yârim kara topraktır  Benim sâdık yârim kara topraktır
 “İlim ilim bilmektir,

 İlim kendin bilmektir,  Hakikat ararsan açık bir nokta
                    Allah kula yakın kul da Allah'a
 Sen kendini bilmezsin,   Hakkın gizli hazinesi toprakta
                    Benim sâdık yârim kara topraktır
 Ya nice okumaktır





 Okumaktan murat ne

 Kişi Hak’kı bilmektir,

 Çün okudun, bilmezsin,


 Ha bir kuru emektir.”









 14  ÇEVRE VE ŞEHİR NİSAN 2021                                                                       ÇEVRE VE ŞEHİR NİSAN 2021  15
   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22