Page 16 - Çevre ve çocuk Dergisi
P. 16

Gün geldi, bu denge bozuldu. İnsan ile için-  ve dolayısıyla sermaye arttı. Avrupa’da   rin yatağı değiştirildi. Hava, su, toprak kir-  Bacon, Descartes ve Newton gibi bilim in-  Tabiata haksızlık ettiğini fark eden insanoğ-  Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz: İnsan, as-
          de yaşadığı dünya arasındaki anlaşma tek   meydana gelen bu büyük değişime Sanayi   lendi; milyonlarca yıldır  var  olan ekolojik   sanlarının düşünceleriyle şekillenen Ay-  lu, sonunda asıl patronun kim olduğunu   lına dönmelidir; aslı topraktır, yine toprak
          taraflı olarak insan tarafından fes-      Devrimi dendi. Sanayi Devrimi   denge bozuldu; hastalıklar arttı, dünyaya         dınlanma Çağı sonrası gelişmeler binlerce   anladı. Tabiatla tekrar barışmak için çareler   olacaktır. Üstünde yürüdüğü toprağa, top-
          hedildi. 17. yüzyılın ikinci ya-              dünyanın makineler tarafın-  ömür biçilmeye başlandı. Felaketler üst          yıllık insanlık tarihinde meydana gelen   aradı. Doğal kaynaklara aşırı yüklenmeden,   rakta can bulan bitkilere, ağaçlara; diğer
          rısından itibaren insanın                       dan işgalinin başlangıcı   üste gelmeye başladı. Tabiata hükmetme-          gelişmelerin fevkindedir. Bu gelişmeler,   çevreyi  tahrip  etmeden  gelecek  nesillere   canlılara küstahlık etmekten vazgeçmezse
          hem kendisini hem de                              oldu. Distopik roman-  nin  şımarıklığıyla  dengesini  kaybeden  in-      insanoğlunun uzaya çıkmasını sağlamıştır.   yaşanabilir bir dünya bırakmak hedefiyle   dünyanın  sonu  gelecektir.  Tabiatın  efen-
          çevresini  algılama                                larda,  bilimkurgu  san, büyük çevre felaketlerine yol açtığını,         İşin garibine bakın ki dünyamızı yaşanamaz   “ekolojik yurttaşlık”tan söz eder oldu. Tabi-  disi değil, yâri olduğumuzu ilan eden Âşık
          biçimini bütünüyle                                  filmlerinde karşı-  önlem  almazsa  daha  büyük  felaketlerin           hâle getiren de bizi başka dünyalar arama-  atın ayrılmaz bir parçası olduğunu anladı.   Veysel’in şiirini; bütün dünyaya “çevre bil-
          değiştirecek  bir                                    mıza çıkan ma-  kapıda olduğunu anladı ancak yaşam şekli               ya sevk eden de o insan merkezli bakış                                dirgesi” olarak duyurmanın zamanı geldi
          düşünce  neden                                       kineler  yavaştan   değişmişti artık, değişimi tersine çevirmek        açısıdır.                                                             de geçiyor bile:
          oldu bu değişime.                                    hayatımıza girmiş   imkânsız göründü ona.
          Filozoflar, mutlak                                   oldu. Atlar, yeri-
          yönetici ve rehber                                   ni arabalara; in-  Bilmek egemen olmaktır, demişti Ba eyi
          olarak aklı tanıdık-                                sanlar makinelere   işaret ediyordu. Batı Uygarlığı dediğimiz
          larını ifade ettiler.                              bıraktı. Büyük fab-  uygarlık dünyaya niye mutluluk getireme-
          Akıl, üstünlük yarışına                           rikalar kuruldu, bu-  di, sorusunun cevabı bu sözde yatmakta-
          davet ediyordu insanı.                          ralarda çalışacak işçiler   dır. Batı, bilgiyi egemen olma aracı olarak
          Bu çağ, 19. yüzyılın ilk çey-                 köylerini bırakıp şehirlere   kullandı; insana, doğaya, çevreye hep
          reğine kadar sürdü.                       taşındı. Kentleşme beraberinde   aynı hastalıklı bakış açısıyla yaklaştı. Oysa
                                             demografik sorunları getirdi. Yeni şehir-  Bacon’dan 300 yıl önce Yunus Emre bilgiyi,            Havaya bakarsam hava alırım  Bütün kusurumuzu toprak gizliyor
          Aklın ve  bilginin yön  verdiği bu yeni  dün-  ler, yeni yaşam alanları gerektirdi. Yüksek   “insanın kendisini bilmesi” olarak tanımlı-  Toprağa bakarsam dua alırım  Merhem çalıp yaralarımı düzlüyor
          ya görüşü, kısa sürede etkilerini gösterdi.   binalar, geniş yollar, otoparklar, alışveriş   yordu. İnsan, kendini bilmeyi unuttu; ken-  Topraktan ayrılsam nerde kalırım  Kolun açmış yollarımı gözlüyor
          Avrupa’da 18. ve 19. yüzyıllarda bilimsel ge-  merkezleri, hastaneler yapıldı. Büyüyen şe-  dini bilseydi, her şeyi yaratanı bilecek, yara-
          lişmelerin üretime olan etkisi büyük oldu.   hirler, fabrikalar, iş yerleri tarım arazilerini,   tılanı Yaradan’dan ötürü sevecekti.  Benim sâdık yârim kara topraktır  Benim sâdık yârim kara topraktır
          Buhar gücüyle çalışan makineler “makine-  ormanları tehdit eder bir hâl aldı. Dağlar
          ler çağı”nı başlattı. Makine çalıştı, üretim   dümdüz  edildi,  ormanlar  kesildi,  nehirle-                                        Dileğin varsa iste Allah'tan  Her kim ki olursa bu sırra mazhar

                                                                                                                                              Almak için uzak gitme topraktan  Dünyaya bırakır ölmez bir eser
                                                                                                                                              Cömertlik toprağa verilmiş Hak'tan  Gün gelir Veysel'i bağrına basar
                                                                                                                                              Benim sâdık yârim kara topraktır  Benim sâdık yârim kara topraktır
                                                                                        “İlim ilim bilmektir,

                                                                                     İlim kendin bilmektir,                                   Hakikat ararsan açık bir nokta
                                                                                                                                              Allah kula yakın kul da Allah'a
                                                                                    Sen kendini bilmezsin,                                    Hakkın gizli hazinesi toprakta
                                                                                                                                              Benim sâdık yârim kara topraktır
                                                                                        Ya nice okumaktır





                                                                                    Okumaktan murat ne

                                                                                      Kişi Hak’kı bilmektir,

                                                                                  Çün okudun, bilmezsin,


                                                                                     Ha bir kuru emektir.”









       14  ÇEVRE VE ŞEHİR NİSAN 2021                                                                                                                                                                                           ÇEVRE VE ŞEHİR NİSAN 2021  15
   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21