Page 83 - Çevre ve Şehir Dergisi - Sayı 14
P. 83








GÜZ


Yapraklar düşmede bilinmez nerden

Gök kubbede uzak bahçeler bozulmuş sanki
Yapraklar düşmede gönülsüz

Ve geceler ağır dünyamız kopmuş gibi yıldızlardan
Kaymada yalnızlığına



Hepimiz düşmedeyiz.
Şu gördüğün el düşüyor

Nereye baksan hep o düşüş üzerindeki ağır baskısı onun kişiliğin-
de silinmesi zor olan izler bırakıyordu.
Ama biri var ki bu düşenleri Annesinin onu kendisinden başka kim
Ellerinde tutuyor yumuşak ve sonsuz varsa onlardan kıskanması, Rilke’nin de
hayatında dayanılmaz zorluklar oluştu-
ruyordu. En önemli eğitimini bu ilde alan
Rilke onlu yaşlarının sonlarına doğru şiir kaydı olmasın diye bir annenin konuştuğu
CİDDİ SAAT yazmaya burada başlıyordu. dildeki en dokunaklı mektupları oğluna
Babasının adı Josef’dı ve etnik olarak yazıyordu. Rilke iki kadın arasındaydı.
Alman’dı. Yani küçük Rainer Maria Ril- Sokrates’in ünlü deyimiyle artık şair olma-
imdi dünyada ke, Goethe ile aynı dil evreninin insanı mak için herhangi bir şansı yoktu.
Bu arada hayatın ta gözlerinin içine ba-
olacaktı. Eğer bir paye alacaksa bunu
Nerede biri alyorsa Goethe, Holderlin, Kleist ve Brecht’in kıyordu Rilke. Hem de bana, başkalarına
Sebepsiz, dünyada, alyorsa yanından kendine yer ayırtarak alacaktı. söylemediğin dilde bir şeyler söyle derce-
sine. Şairdi elinde bir mektup vardı ve her
Bana alyor. Gerçi Brecht ile aynı dönemin çocuğu sa- şair gibi kendi içini zarfa sayıyordu. Elindeki
yılırdılar ama diğerlerinin üçü de Alman
dil evreninin en büyük yıldızlarıydı. Yani mektubu, kendi içinde sarıp sarmaladı on-
imdi gecede onun için oluş; birilerinin yanında ken- dan duygular, kelimeler türetti sonra onu
şiir diye hayata görücüye çıkardı.
dine yer açmakla mümkün olacağından
Nerede biri gülüyorsa bu uğurda vereceği kavga da o nispette Şairdi, dindardı, tutkuluydu. Peki cesur
Sebepsiz, gecede, gülüyorsa büyük olacaktı. muydu? Tabi, yalnız kelimelere karşı.
Onları yerlerinden ediyordu. Onun dilinde
Bir de sevmeleri vardı Rilke’nin annesinin
Bana gülüyor. üzerine bir elbise gibi attığı tutkulu hal, her kelime kendi yeni ülkelerine doğru
onu kendi şiirinin dizelerini yazarken ta- sürgündü. Bu garip sürgünlüğün bir diğer
kip edeceği gibi, kadın severken de takip adı imgeydi. Taştan imge çıkarıyordu artık.
imdi dünyada edecekti. Karşısında; birlikte paylaştıkları Durduğu yerden bakılınca öteki denilebile-
Nerede biri yürüyorsa yüzyılın, entelektüel çevreleri içindeki cek kültürlerle de ilişki kurmuştu. İslam’ın
Peygamberine şiir yazarken içerden birinin
en etkili kadını Salome vardı. Salome,
Sebepsiz, dünyada, yürüyorsa şuhluğu ve edasıyla etkili olmasının ya- diliyle farklı duygu uzaylarının bir araya
Bana gidiyor. nında aşk konusundaki sabıka defterinin geldiği intibaını bırakıyordu damaklarda.
oldukça kabarıklığıyla da ünlü bir kadındı. Sesi yedi düvelde ve kendinden sonra gele-
Kısacası yirminci yüzyılın aklı, psikoloji- cek olan bütün zamanlarda duyuldu. İsmi
imdi dünyada den, şiire, bilimden dile kadar ona aşıktı. Goethe’lerin, Holderlin’lerin, Kleist’ların ve
Nerede biri ölüyorsa Rilke ve Salome ile birlikte yüzyılın en Brecht’lerin hizasına çoktan yazılmıştı.
Rainer Maria Rilke: (Doğumu; 4 Aralık
büyülü iki tutkulu insanı bu aşkta bir
Sebepsiz, dünyada, ölüyorsa araya gelmişti. Bir Rilke’nin memleketi 1875, Doğduğu yer; Prag, Ölümü; 29 Aralık
Bana bakyor. yurt oluyordu bu sevdaya bir Salome’nin, 1926, Öldüğü yer; Montrö, İsviçre ).
Bilgi; Alman lirik şiirinin en önemli temsil-
bir Avrupa’daydılar bir Rusya’da. Bu
arada Rilke’nin annesi en ünlüleri Freud cilerinden biridir.
Çeviri: Turan Ofazolu ve Nietzsche’nin en başlarda yer aldığı, Yüzyılın en tutkulu ve mistik şairi, ansiklo-
Salome’nin aşk kurbanları defterinde pedi maddelerinde kısaca böyle geçer.


ŞUBAT 2013 | ÇEVRE ve ŞEHİR | 81
   78   79   80   81   82   83   84   85   86   87   88