Page 42 - SU YOLCULARI
P. 42
- SU Y OL CULARI - - MEHT AP TEKER -
Herkes hızlıca eşyalarını toparlarken Ebru, – Daha bu bir şey değil. Gezi boyunca sizleri
neler neler bekliyor, bir bilseniz, dedi.
– İyi yağmur lafının üstüne yağarmış, dedi.
Değiştirilse de bu atasözü o anki durumlarını çok Nehir,
iyi anlatıyordu. – Mehmet ağabeyim lahana gibi. Her sürp-
rizinin altından bir tane daha sürpriz çıkıyor ar-
Nehirde Bir Gezinti
kadaşlar, dedi.
Sakarya Nehri’ne gitmek üzere tekrar yolcu-
luk başlamıştı. Yüzmek çocukları yormuştu. Kuru Mehmet,
giysilerin verdiği rahatlık, onları arabaya biner – Hiç lahanaya benzetilmemiştim, diyerek
binmez uyutmuştu. Uyandıklarında Eskişehir’e bir kahkaha attı.
gelmişlerdi bile. Mehmet aracı durdurarak camlarını açtı. Gö-
Çağlar: rünen bir şey yoktu ama derinlerden bir su sesi
geliyordu. Çocuklara dönüp şöyle dedi:
– Geldik mi Mehmet ağabey?
– Birazdan göreceğiniz muhteşem manza-
Mehmet:
ranın önce sesini duyun istedim. Su sesi huzurun
– Çok az bir yolumuz kaldı. Gece olmadan sesidir. Çok eskiden darüşşifalarda hastalara iyi-
ulaşıp çadırımızı kurarız. leşmeleri için su sesi dinletilirmiş. Hazırsanız bu
Çocuklar aynı anda “ Ne? Çadır mı?” diye şifalı sesin kendisini görelim mi?
soran gözlerle birbirlerine baktılar. Arka koltuk- Araç tekrar hareket etti. Kalan mesafeyi
taki heyecanı fark eden Mehmet, camlar açık ilerlediler. Sakarya Nehri’nin kayna-
42 43