Page 44 - SU YOLCULARI

- SU Y OL CULARI - - MEHT AP TEKER -

ğına geldiklerinde gördükleri manzara hepsini
büyülemişti. Nehrin kenarındaki ağaçların dalları

öyle genişti ki… Kucaklaşmak için kollarını açmış

bir insana benziyordu.

Araçtan iner inmez çadırı kurmaya başla-

dılar. Mehmet çadırın kazıklarını çakarken şöyle
seslendi:

– Çocuklar, aracın üzerindeki kanoyu görü-
yor musunuz? Sabah onunla nehirde keyifli bir

gezinti yapacağız. Hava karardı, etrafı gezeme-
dik diye endişe etmeyin, olur mu? Çağlar haydi,

Ebru’yla çadırın tentelerini getirin.

Nehir, Ebru’nun kulağına doğru eğilerek sor-

du:

– Tente ne demek abla?

Mehmet soruyu duymamıştı ama tahmin et-
mişti. Cümlesini biraz değiştirerek tekrar etti:

– Kazıkları çakınca çadıra tentesini yani ör-
tüsünü geçireceğiz.

44 45