Page 62 - GERÇEK ZENGİNLİK
P. 62

- GER ÇEK ZENGİNLİK -                                                          - EVRİM ÖL ÇER Ö ZÜNEL -


          yunca göçmen kuşlar misafir olurdu. Yüzlerce kuş                            diğini hissetti. Yüzünde belli belirsiz bir gülüm-
          türü, her yıl sulak alanı ziyaret ediyordu. Kuşlar                          semeyle anne ve babasına sarıldı. Bir süre, uzun

          ve çiçekler uzun yıllardır arkadaştı. Turuncu ka-                           zamandır yapmadıkları sarılma dansını yaptılar.
          ravan, kuşları ürkütmemek için oldukça yavaş bir                            Elif epeydir bu kadar mutlu olmadığını fark etti.

          şekilde kamp alanına ulaştı.                                                Yine kendini zengin hissediyordu.

               Elif  karavandan  inince  önünde  uzanan  su-                                Kuşları gözledikten sonra sulak alandan te-
          lak alana baktı. Uzakta kuşlar vardı. Onları daha                           pelere  doğru  yürümeye  başladılar.  Yolda  onla-

          yakından görebilmek için bir dürbüne ihtiyaçla-                             rı  onlarca  farklı  çiçek  karşıladı.  Hele  bunlardan
          rı  vardı.  Babası  karavandan  dürbünü  getirdi.  O                        yanardöner koyu pembe ve kırmızı rengiyle göz

          an, Elif için yine unutulmazdı. Dürbünü gözleri-                            kırpan sevgi çiçekleri en güzelleriydi. Kendisi yal-
          ne tuttuğunda ilk olarak suyun içindeki balıkları                           nızca buralarda yaşayabiliyordu. Kim ne zaman

          yakalamaya  çalışan  kocaman  çeneli  pelikanları                           nasıl getirmişti sevgi çiçeğini? Bilen yoktu.  Kimi-
          gördü. Onların sol tarafında ise sığ suların içinde                         leri bu çiçeğin birbirini çok seven insanlar tara-
          tek ayakları üzerinde yürüyormuş gibi görünen                               fından ekildiğini söylüyordu. Elif bu yolu çok sev-

          pembe  turna  kuşları  vardı.  Tüylerinin  pembeli-                         mişti. Bir süre sonra sevgi çiçekleriyle konuşmak
          ği Elif’i büyülemişti. Uzun süre onları ve onların                          için eğildi ve yüzünü onlara yaklaştırdı. Sevgi çi-

          güzel pembe elbiselerini inceledi.  Sonra dürbü-                            çekleri sevginin şarkısını mırıldanıyorlardı. Elif’in
          nü suyun ortalarına doğru yaklaştırdı. Evet, işte!                          kendilerine kulak kesildiğini fark edince ona se-

          Bahri  kuşu  da  oradaydı.  Üstelik  yavrularını  da                        lam verdiler. Elif de onlara ne kadar sevgi dolu
          sırtında  taşıyordu.  Ne  güzel  bir  aile  olduklarını                     olduklarını söyledi. Birlikte sohbet edip güldüler.

          düşündü. Bu kuşları da dedesinin hediye ettiği ki-                          Sevgi çiçeklerinin kaybolmaya yüz tuttuğunu bi-
          tapta görmüştü. Kendi ailesini ne kadar çok sev-                            liyordu Elif. İlginç olan ise onların bundan şikâyet



                                      62                                                                           63
   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67