Page 57 - YEŞİL KASABA

- YEŞİL K A S AB A - - EL ÇİN KUZUCU -

Bir hafta sonra Ayhan Bey pansiyonun tüm ağabey bizim gizemli maceralarımızdan tanıtım
işlerini bitirdiğinde sahilde buluşma düzenlen- sayfası ayarladığında tuhaf olayların izini sür-

di. Güneş enerjisiyle çalışan lambaların altında meyi çoktan bırakmıştık. O gün solucanların yeni-

neredeyse tüm kasaba halkı toplandı. Önceden den ortaya çıkışı ise şüphelerimizi gündeme ge-
hazırlanan masalara oturuldu. Yerlerde solucan- tirdi. Kısa süre içinde sahilde büyük bir kargaşa

ları görene kadar akşam yemeği harikaydı. Solu- yaşandı. Tüm büyükler solucanları topladı. Biz de
canlar pansiyonun bahçesinden çıkmış, sahildeki ailelerimizle gözlemlerimizi paylaştık.

merdivenlerden hızla iniyordu. – Ah tabii ya! Balıkçı Kenan! Yeniliklerin do-

Kasabada yaşayanların hemen hepsi yeme- ğaya zarar verebileceğini söyleyip hepimize kı-

ğe katılmıştı. Galiba Kenan amca yoktu bir tek. zıyordu, dedi Çınar’ın babası.
Hepimiz solucan istilasının şokunu yaşarken Ke- Büyükler toplanıp Kenan amcanın yanına

nan amcanın yokluğunu fark eden Zeynep sordu:
gitti. Yapılan her şeyin doğayı korumak için ol-
– Kenan amca nerede acaba? Teknesi iske- duğunu, enerji kaynaklarımızın tükenmemesi ge-
lenin orada duruyor. Demek ki balığa çıkmamış. rektiğini kendisine anlattılar ve onu zar zor ikna

Daha önce damla sulama boruları tıkandığında, edebildiler. Gizemli olaylar nihayet bitmişti. Yaz

rüzgâr türbinlerinin makinesine ağaç parçaları tatili boyunca hepimiz yenilikleri denedik. Ayça
takıldığında sadece o, olanları sessizce izleme- ile birlikte güneş enerjisiyle çalışan fenerler yap-

miş miydi? Notlarımıza bakalım mı? tık. Ailelerimiz ise tarlalarda ürün yetiştiriyor ve
doğal kaynaklardan faydalanıyordu. Toprak ağa-
Solucanları evlerinden çıkaran ne veya kim-
bey yetiştirilen ürünleri paylaşarak ülkenin dört
di? Kasaba halkının aklında bu soru vardı. Toprak
bir yanına ürünlerin satışını arttırmıştı.

56 57