Page 20 - SU YOLCULARI
P. 20

- SU Y OL CULARI -                                                              - MEHT AP TEKER -


          na bayılırdım. Sanki su altında değil de başka bir                                Çağlar:
          dünyada çalışıyorsun gibi gelirdi.
                                                                                            –  Nehirciğim,  önce  dedemle  ebrumuzu  ta-

               Mehmet sırt çantasından üç tane şapka çı-                              mamlayalım. Ardından da uçurtmamızı uçuralım.
          kartıp çocuklara,                                                           Sonra birlikte hazırlanırız olmaz mı?

               – Mademki şapkam çok beğeniliyor o zaman                                     Çağlar ve Ebru aynı sınıfta okuyorlardı. Ne-

          buyurun bakalım, dedi.                                                      hir onlardan iki yaş küçüktü. Abla ve ağabeyine

               Çocuklar şapkalarını takarken Mehmet söz-                              uyum sağlamakta zorlansa da onların kendisi için
          lerine devam etti:                                                          büyük bir şans olduğunu biliyordu. Hemen eteğini
                                                                                      düzelterek yerine oturdu ve dedesine,
               –  Aslında  haksız  değilsin  Ebrucuğum.  Su
                                                                                            – Aaa! Tabii ya dedeciğim. Haydi! Ebrumuzu
          altı gerçekten başka bir dünya. Üstelik sadece su
                                                                                      yapalım ve uçurtmamızı uçuralım, dedi.
          altında değil suyun geçtiği her yerde başka bir
          dünya vardır.                                                                     Ebru tamamlanmış, resim uçurtmanın arka-

                                                                                      sına yapıştırılmıştı. Resimdeki kırmızı laleler gök-
               Nehir ayağa kalktı ve şöyle dedi:
                                                                                      yüzü ile buluşmayı bekliyordu.
               – Haydi o zaman!.. Ben çantamı hazırlamaya
                                                                                            Gökyüzündeki Laleler
          gidiyorum.
                                                                                            Eşeler Yaylası bu mevsimde uçurtma uçuru-
               Çağlar ve Ebru ikizdi. Biri kız, diğeri erkek ol-
                                                                                      labilecek en güzel yerdi. Niyazi Bey, Mehmet ve
          malarına rağmen birbirlerine çok benziyorlardı.
                                                                                      çocuklar  yanlarına  aldıkları  yiyeceklerle  birlikte
          Çoğu zaman olaylara aynı tepkileri verirlerdi. He-
                                                                                      yaylaya çıktılar. Niyazi Bey ve Mehmet, önce ço-
          yecana yenik düşmeyen bir olgunluğa sahiptiler.
                                                                                      cuklara uçurtmayı nasıl uçuracaklarını anlattılar.




                                      20                                                                           21
   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25