Page 19 - KAYIP HARİTALAR

- K A YIP HARİT ALAR - - MUR A T KILIÇ -

önde Bulut vardı. Kısa bir koşuşturmadan sonra Begüm,
hindiden kaçıp kurtuldular. Başka bir köy evinin – Hitit kedisiymiş. Ben anlamıştım zaten kedi
önünde fotoğraf çekmek için şanslarını denedi-
ler. Çevrede hindi olmadığı için bu kez rahatça olduğunu, dedi.
fotoğraflarını çektiler. Sonra yeniden yollara düş- Hepsi birlikte kahkahalarla güldüler. Kap-
tüler. Bu seferki durakları Fasıllar Anıtı’ydı. Kap- tanın çağrısı ile yeniden servis aracına bindi-
tanın radyodan açtığı şarkılara eşlik ederek yolu ler. Beyşehir’e doğru yola çıktılar. Sude bir şarkı
tamamladılar. Gezi aracı anıta yakın bir yerde söylemeye başladı. Bestesini ve güftesini o anda
durdu. Tepedeki anıta doğru tırmanmak zorun- uyduruvermişti:
daydılar. Soluk soluğa kalsalar da anıtın önüne
gelmişlerdi. Anıt bir bina büyüklüğündeydi. Mağaradan bir ses duyuldu.
Rehber, Sonra gölgesi göründü.

– Bu anıt da Hititlerden kalma bir tarihî eser- Gölge mi? Aslan mı?
dir, dedi.
Kaçın, durmayın haydi!
Anıtın alt kısmında iki aslan vardı.
Minik aslana yem olmayın haydi!
Sude, mağarayı işaret ederek konuştu:
Sude nakaratı birkaç kez tekrarlayınca di-
– Aslanlar hâlâ burada. Bakın, karşı mağa-
rada yaşıyorlar! ğerleri de sözleri ve ezgiyi hızla ezberleyip şar-
kıya eşlik etti.
Tüm gözler mağaraya çevrilmişti. Bulut da
mağaraya bakarak havlamaya başladı. Bulut bir Bir süre sonra Eşrefoğlu Beyliği’nin kale ka-
anda dönüp onlara doğru koşmaya başlayınca pısının önüne geldiler. Yazık ki kaleden geriye sa-
hep birlikte gezi aracına koştular. Ara sıra dönüp dece kapısı kalmıştı. Kapıdan geçip Eşrefoğlu Kül-
mağaraya bakıyorlardı. Bu sırada bir kedi koşa- liyesi’nin önünde durdular. Külliye, Eşrefoğulları
rak mağaradan çıktı. Kediyi görünce kahkahalarla Beyliği tarafından yaptırılmıştı. Hanı, medreseyi
gülmeye başladılar.
ve hamamı gezdikten sonra sıra Eşrefoğlu Ca-

18 19