Page 55 - ANADOLU LEOPARI

- ANADOLU LE OP ARI - - MUR A T KILIÇ -

Dayım, Kağan,

– Cırcır böcekleri sesinizi kıskanabilir, diye- – Keçinin ne işi var? Ceylan desen belki, dedi.

rek gülümsedi. Sonra ikimiz de derin bir uykuya daldık.

Baktı ki olmuyor, dayım da dayanamayıp Siyah İnci, sabah yine uyandırma görevini
bize eşlik etti. Laf aramızda, onun sesi de çok başarı ile gerçekleştirdi. Kargaların peyniri çok

güzeldi. sevdiğini bir yerde okumuştum. Bu nedenle Si-
yah İnci için yatmadan önce pencere kenarına
Son kalan fotokapandaki görüntülerde ne ol-
bir peynir parçası koymuştum. Siyah İnci benim
duğunu çok merak ediyorduk. Dayım belki hiçbir
kalktığımı gördükten sonra ağzındaki peynir par-
şey olmayacağını söylese de biz çok heyecanlıy-
çası ile kafasını sallayıp uçarak gözden kayboldu.
dık. Bir an önce sabah olmasını istiyorduk.
Kağan’ın yatağının başında durdum:
Yorgun olduğumuz için akşam yemeğinden
– Suyun kaldırma kuvveti ile mi kalkarsın?
sonra odalarımıza geçtik. Yatakta uzanırken Ka-
Yoksa susuz mu, diye seslendim.
ğan’la sohbet etmeye başladık.
Kağan,
Kağan,
– Susuz olsun, tamam kalktım, dedi.
– Fotokapana belki bir fil ya da zürafa gö- Gözleri yarı açıktı. Bence su olmadan uya-

rüntüsü yakalanmış olabilir, dedi. namamıştı. O giyinirken dayıma yardım etmek

– Bizim ülkemizde, hayvanat bahçeleri dı- için odadan çıktım. Dayımla birlikte sandviç ve
şında, fil ya da zürafaların yaşadığını hiç duy- çantaları hazırladık.

madım. Bence kurt ya da yaban keçisi görebiliriz, Kağan tişörtünü ters giymiş, gözleri kapalı
diyerek karşılık verdim. bir vaziyette,

54 55