Page 37 - ANADOLU LEOPARI
P. 37
- ANADOLU LE OP ARI - - MUR A T KILIÇ -
sında yüzüyordu. Yeni oyunumuz elimizle balık Dayım, yuvasının buralarda olabileceğini fı-
yakalamaktı. Ayının yaptığı gibi Kağan’la hare- sıldadı. Meşe ağacına doğru hareket ettik. Ağa-
ketsiz beklemeye başladık. Çevremizde balıklar cın gövdesinin toprağa yakın yerinde bir kovuk
artınca elimizi hızlıca hareket ettirip yakalamaya görünüyordu. Kovuktan hayvan sesi geliyordu.
çalıştık. Birçok kez denememize rağmen ikimiz de Biraz daha yaklaştığımızda tilkinin yavrusunu
başarısız olduk. gördük. Koca meşe ağacı, küçük tilkiyi sanki ku-
caklamıştı.
Dayım,
Anne tilkiyi daha fazla tedirgin etmemek
– Gidip ayıyı bulalım. Size balık tutma konu-
için oradan ayrıldık. Gürgen ağaçlarının arasına
sunda biraz ders versin, diyerek güldü.
girdiğimizde bir sürü mantarla karşılaştık. Man-
Tabii ki ayıyı takip etmeyecektik çünkü görev
tarları incelemek ve dokunmak için eğildiğimizde
bizi bekliyordu. Diğer fotokapana doğru tekrar
dayımın uyarısı ile karşılaştık. Mantarların zehirli
yola çıktık. Kocaman ve yaşlanmış bir meşe ağacı
olabileceğini söyledi. Önce hangilerinin zararsız
karşımızda duruyordu. Diğer meşe ağaçları onun
olduğunu öğrenmemiz gerektiğini sözlerine ekle-
yanında oldukça küçük görünüyordu.
di. Çantadan çıkardığı eldivenleri bize verdi. Ken-
Dayım dürbünü ile çevreyi gözlemlemek için disi de eldivenini taktıktan sonra mantar topladı.
baktığında sesiz olmamızı istedi. Eliyle işaret Bu mantarların özelliklerini ve zehirsiz olduğunu
ederek çömelmemizi işaret etti. Onun bu isteğine anlattı. Sonra kırmızı şapkalı bir mantar bulup
anlam veremesek de olduğumuz yere çömeldik. yanımıza geldi ve şöyle dedi:
Dayım, gösterdiği yere dürbünlerimizle bakma-
– Çok sevimli değil mi fakat bu zehirli bir
mızı istedi. Uzakta bir tilki bizi gözetliyordu. Ye-
mantar.
rinden hiç kıpırdamıyordu.
36 37